19.02.2006 Çağlayan Meydanı
Dinle Danimarkalı; ahmak, geri zekâlı.!
Seninle piyon gibi, oynar Amerikalı
Boyundan büyük olan işlere kalkıyorsun
Güneşe taş atarak, iş yaptım sanıyorsun!
Vatikan vampir gibi, sen farkında değilsin
Okuyup, araştırsan, gerçeği öğrenirsin
doğarken akıllıydın, fakat şimdi, cahilsin.
İslam-i terör olmaz, asıl terörist sensin…
Günün boşa geçiyor, sana basit bir soru,
Fener üretilince, gaz lambası ne oldu?
Muhammed son peygamber vahiy onla son buldu
Kur-an geldikten sonra, incil'in hükmü doldu.
Âlemlere rahmettir Muhammed Mustafa’mız
Onun hayatı Kur-an; bizim can damarımız.
ilk peygamber Âdemdir hepimizin atası
Bütün peygamberlere, sonsuzdur imanımız.
Bak; örneğin İsrail, silahı var tankı var,
Taş atan çocuklardan, köpekler gibi korkar.
İsrail’i kuranlar, seni de kullanıyor!
Dünya’yı insanlığı, zalimler sömürüyor!
Yahudiler öldürmüş, kendi peygamberini.
Cehennem yakacaktır, şeytan askerlerini
Ahmaklar anlayamaz, İslam’ın sistemini.
Onu yaşayan bulur, cihan saadetini!
Dinle Danimarkalı, bu sana son nasihat.
İlahi bir tek kitap; Kur-an da tüm hakikat.
Muhammed, olmasaydı, olmazdı bu kâinat…
Son elçi, son peygamber, sevene verir hayat.
Hz. Muhammed’e, inananlar gücenmez.
O’na dil uzatanlar, cennet yüzü göremez.
Çizdiği yolda giden cehennem e uğramaz.
İşte Danimarkalı, cennetin anahtarı,
La ilahe illallah Muhammed Resulullah...!
İlyas Kılınçarslan
Kayıt Tarihi : 7.4.2008 20:25:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




SÖZÜM VAR
Bana “barbar” diyene söylenecek sözüm var:
Ne cevherler var bende, yalnız sen misin uygar?
Tanımak istiyorsan târihlere sor beni,
Bağımsızlık rûhumdur, esir etmek zor beni.
Orhun’da anıtlaşmış töremin has aynası,
Kaşgar’da mayalanmış kültürümün deryâsı.
Horasan’dan coşan rûh, gönlüme heves verir,
İnsanlık kürsüsünden Yesevî’m bin ders verir.
Yolumu aydınlatır Oğuz’umun ilkesi,
Doğruluk âbidesi Dedem Korkut’un sesi.
Bilime ışık tutar Harezmî, İbnî Sinâ’m,
Sanatın zirvesinde güneştir Mîmar Sinan.
Selçuklu’m uygarlıkta çağa mührünü vurmuş,
Sen uygarlık bilmezken hanlar, hamamlar kurmuş.
Zulmeti aydınlatmış Osmanlı’mın güneşi,
Ondaki adâletin var mı sende bir eşi?
“Sevgi” diye haykırsam, Yûnus Emre’m ses verir,
Dostluğa, kardeşliğe Mevlâna’m nefes verir.
Yedisinden yetmişe sanatkâr benim soyum,
Millî gurur kaynağım Mehmet Âkif Ersoy’um.
Akıncı bin atlıyla bir kuş gibi kanatlı,
Ölümsüzlüğe uçar Yahyâ Kemâl Beyatlı.
Memleketi gönlüme işliyor dantel dantel,
Şiirimin dilidir Fâruk Nâfiz Çamlıbel.
Yurduma yan bakana Dünya’yı eyleriz dar,
’Çanakkale geçilmez’ dedirten Atamız var...
Uygarlık tarlasına tohum atanlar bende,
İnsanlık sayfasında ne ararsan var bende.
Nazım İNCE
Kayıplardasın komşu.
Selam ve dua ile.
TÜM YORUMLAR (3)