İnsanların umutları var, hayalleri var... Bunların karşılığında beklentileri var. Umutsuz ve hayalsiz yaşanmaz ki. İstekler çeşit çeşit... O kadar güzel renkleri tasıyorlarki sırtlarında....Doğanın yeşili, göğün mavisi, güneşin kırmızısı. Bizler hep koşmak, hep birşeylere yetişmek, biraz daha rahat yaşamak gayesiyle geldiğimiz dünyada bu renklere kendimizi adar, dört mevsimi yaşamaya bakarız.
Ama olmaz! ... Hersey güzel gidiyor derken bakarız ki; içimizde dindiremediğimiz fırtınaların ifadesi sonuçsuz kalır. Susar, suskunluğun sesini dinleriz. Niye herşey güzelken birden yıkıldı? Yanlış nerede? .... Hani renkler? ....Grisi, mavisi, sarısı, kırmızısı....Anlatılamayan, anlatıldığında sayfaların almadığı, kalemlerin yazmadığı üzgün iç sesimiz...Bize bir “mağlubiyetin” haberini verir.
Sanırım; bizi o ruh halinden kurtaracak tek şey bu yenilgiyi espriyle karsılayıp, yine o tatlı gülümsemeye devam etmek....
Dönüş yolları kapalı,
Kara otağ içindeyim;
Yerde de kara bir halı...
Çok şey var ki geride kaldı
Nice sisli-sevgili yüz
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta