Canın sıkılmıştır dedim
geçerken bir merhaba diyeyim
belki birini beğenirsin
Herşeyi bölüşmeliyiz seninle
yarıyarıya
ekmeğimizi,suyumuzu,havamızı,
hatta özgürlüğümüzü bölüşmeliyiz
yarı yarıya
ama seni bölüşemem doğrusu
Oturacaksın tombultaşın karşısına
Tamda taş kıyının üstüne.
Şarâbî dalgalar yıkayacak ayaklarını
Midye kabukları mesajlar taşıyacak
Yüzlerce yıl önceki sevgililerden
Ve ölü dalgaların şırıltıları
Sen Yoksan Renkler Silik
Sen Yoksan Yaşam Soluk
Sen Yoksan Ben Yok
Sen Yoksan Konuda Yok
Hüzün Hüzün Hüzün...
Yol uzun dost, yolculuk zor
Ayrılık ne, gel bana sor.
Uzaklıklar üst üste biner
Yol uzun dost, yolculuk zor.
Öteler, aykırı uzak öteler.
Kaynarca'ya çıkıyordum
Dizlerim yorgun
Bir nefes durup seyrettim
Gözlerim yorgun
Çıt çıkmıyor etrafta
Tabiat yorgun
Bir yağmur tutturmuşum gözlerimde
Sicim gibi uzananlara kederler asıyorum
Sımsıkı kurusunlar diye.
Üşüyorum.
Her tanesinde yağmur yaşlarımın
Ben bir zeytin ağacıyım
Cunda'da Patriça koyunda
Işıltılar içinde görürsün beni
Gümüşçay - Biga arasında bir yerlerdeyim
Sanki bitmemiş, yarım kalmış eserlerdeyim
Sen olmayınca film değil sadece boş perdeyim
Söyle sevdiğim,cehennemde mi, ârafta mı nerdeyim
Sözün bittiği, sessizliğin gümbürdediği demlerdeyim




-
Mehmet Tunabas
Tüm YorumlarSayın H.Başaoğlu; Emin olun bir Biga'lı olarak sizin böyle güzel içten şiirler yazdığınızı bilmiyordum.Profesyonel fotoğrafçılğınız yanında şiir yönünüzüde gördüm,Yüreğinize ve düşüncelerinize sağlık diliyorum.Elimden geldiğince sizi takip etmeye çalışacağım.Sevgi ve saygılarımla hocam...