Hüma
Ankalar doğar mı küllerinden
Sokaklardan yârim geçer mi
Sen nasıl bu kadar taze ekmek kokusu
Sen nasıl böylesi aşksın, bilmem
Serpiştirirsin yeryüzüne bereketli tohumları
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Söylesene sen nasıl böylesi harabenin içinde inci tanesi...
Beyaz, beyazdı bulutlar, gölgeler buğulu, derin; ah o hiç dinmeyen rüzgâr…Ve uykusu çiçeklerin.
Ne mutlu, yüreklere umut olabilen tüm ayaksız, yükseklerde dinlenmeksizin sürekli uçan, asla yere değmeyen Hümalara…Yüreğin kapısı hep aralık kalsın!
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta