bir an'dı seninle karşı karşıya kalmam
nasıldı merhabalaşmamız heyecandan anımsayamıyorum
hep sonrasına takılı kalmış aklım
sen bana gülümsüyordun, sen gülümsedikçe ben gülmeyi seviyordum
öylesine gülüyordum
anımsadıklarım arasında silinen merhabaya aldırmamışım bile...
gün geçtikçe ben benden uzaklaşıyordum
Biliyorum ayıp ve mânasız
Ama peşlerinden gidiyorum
Gezmeye çıktıkları vakit
Ana kız.
Utanır da belki
Devamını Oku
Ama peşlerinden gidiyorum
Gezmeye çıktıkları vakit
Ana kız.
Utanır da belki
duygular çağlamış, şiir barajının bendini zorluyor...
Mavi Dünyam
her geldiğinde güz olurdu
güz ile gözlerin kardeş olurdu
yüreğim üşürdü grilerinde..
ne yapsan da,
ısıtamazdın titreyen benliğimi..
bu gelişin başkaydı ama;
gökyüzünün mavisini,
denizlerin mavisini,
gözlerinin mavisini..
hepsini bir arada getirmiştin.
güneş altın sarısıyla ışıtıyordu
tüm mavilerimizi..
hastaydı ruhum!
dermansızdı dizlerim!
göz bebeklerim ağırlaşıyordu kollarında..
bir ninni misali,
dudaklarından düşen her kelime
yüreğimi yeşertiyordu..
bitkilerin uykuda fotosentez yapmaları gibi
kirli havayı dışarıya soluyor,
temiz havayı çekiyordum ciğerlerime..
bir martının çığlığıydı apansız,
denizin durgunluğunu canlandıran,
ölümcül sessizliğimizi bozan..
ve suların şavkıydı yollara vuran,
sevdamızı aydınlatan..
ben hala annemin karnında,
doğmayı bekleyen bir fetüs gibiydim..
her gelmenin bir gidişi vardı..
sende gidecektin mavi dünyam
biliyordum..
ve ben,
her şeye rağmen
doğmalıydım,
doğacaktım,
doğdum!
Sevtap Kaya Nurgönül
Çok güzeldi,yüreğinize sağlık,başarılarınız daim olsun..sevgiler..
Bu kadar derin bir sevdanın içinde bu fakir olsaydı eğer,önce hızını keser sonra da el frenini çekerdi.
Bu kadar güzel bir aşk öyküsü ancak flozofların kaleme aldığı öyküler kategorisinde yer alır...
Duygu yelkeninin derin sulardaki seferinde elde olmayan nedenlere dayalı rüzgarında yönlendirdiği istikamete yelken açarken,bazen kontrolünüz dışında beklenmeyen sığ sularda bulur insan kendini.Can simidi yerine kullanılan irade gücünü olanüstü durumlarda devre dışından çıkarmanın zorunlu halleridir duygu yoğunluğundaki açmazın kurtuluşu. Eller titrek,gözler ürkek,diller peltek olduğunda bilki o can simidine şiddetle ihtiyaç var.Çünkü bilemezsiniz ki...'O sığ suda' ne gibi riskler var...ya boğulursam...ya da göründüğü gibi mas mavi bir güzelik te değil de aldatıcı ise,ya girdap tuzağı ise..vs.vs. o halde irade can simidi ,hayatın geleceğine ışık tutacak koordinatları belirleyici unsuru yol haritanızı elinize tutuşturan 'o can kurtaran irade simidi'olacaktır. Yarınlar da tekrar duygu deryasına yelken açma gerği duyulduğunda,o pusulanın ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılacağından ,öz güveni duygu dünyasına rapteden yapıştırıcının avadanlıklar arasında en elzem öge olduğu o zamna anlaşılır. Kaçan balık büyük de gözükse sadakatsiz ise neye yarar.Eldeki kalan balık sana ait olandır ,makbulü sadık olanıdır.Hayatta yürekleri titreten heyacan ,beklenmeyen karşılaşmalardaki sarsıntıdır.Zaten o şiddetli sarsıntılar olmasa,kalb keçeleşir,ritmi tembelleşir,heyacan durağanlaşır.Bu geçici ritmin verdiği ilhamlardan tetiklenen o elektriklenme,o akım ,şairlere malzeme olan yegane cevherdir.O madeni bulamayan esin den yoksun, ilhamdan mahrum kalır ,yalın ve yavan dünyalı kalır. Hiç bir şeyin bitmediğini,yarın başka bir günde başka sulara yelken açıp,yüce yaratanımızın varlığının tezahürü olan güzel duyguların şükrünü hatırlayıp,iyi doğru ve şeyler yapıp,bizi var eden Rabbimize layık kul olmanın yön ve yöntemlerini iyi bellememiz gerektiğini öğremiş olmamız kazançtır deyip halimize şükretmemizdir asıl olan...
. Yusuf Yıldırım
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta