Saç örgülerini ellerimle çözdüm.
Omuzlarına düştü kıvrımların...
Pişman değilim bu Tanrı'nın buyruğu,
Özgürce salındı omuzlarına,
Bu deli kısrağın kuyruğu...
Haliç'e güz bugün gelmiş,
Göçmen kuşlar,
Bir vincin çevresinde,
Yılın son balosunu veriyorlar
Bir beti düşmüş göklere,
Bir kadın resmi,
Huzurlu uykular güzel dostum,
Ben abin yaşına geldim de
Sen hala on dokuzsun...
Sen öldüğünde hava epey soğuktu
Donuk bir çatıda
Saatlerce sigara dumanında boğuldum.
Bu bakışlar nasıl deler etten bir kalbi?
Bir erkek, nasıl aşk acısı çeker?
Dalarken hayallerim ufka gayri nizami,
Nasıl da imkansızsın,
Nasıl da güzel...
Yağmur suyu…
Bulmuş yolunu
Oluklardan akıyor;
Ödünç alınmış zamanımız gibi...
Bu şehrin sisli buhranında
Tam kırk dokuz dakikadır hayattasın…
Nereye geldiğini,
Kim olduğunu bilmiyorsun…
Sadece annenin kucağı
Ve
Gece oturdum bir meşenin altına,
Bana bir şeyler sorduğunu duydum ve…
Endişelendim.
Eskiden olsa…
Sessizlik ikna ederdi beni,
Rüzgâr nefes alırdı ensemde,
Mezarım...
Uçurumun kenarında,
Yeri güzel.
İçinde yatan kişi tüzel
Unutmuş sevdiği
Başkası hatırlasa ne geçer?
İlk ne vakit gördüm hatırlamam,
Adını çok geç öğrendim...
Bana dede dedirttikleri adam,
İdrak edemedim ki kim?
Şık ve pak gömlekleri,
Aşık olamamak mesela
Yağmuru bulutlardan çıkarmak
Her bir kıvrımını tanımak
Sanatına ait olduğun nesnenin.
Artık utanmak sanırsam




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!