Vakti zaman içinde ademden bir ademoğlu
Arabasıyla bir menzile doğru yolculuk yapmakta.
Tahirdir adı, gençtir ,boylu poslu,güzel yüzlüdür.
yarım günü aşkın zaman ,yoldadır susayıp,acıkmıştır.
Ama susuzluğu daha galiptir.
Öyleki susuzluktan ciyeri yanmakta.
Ve kendi kendine hiç bu kadar susamamıştım diye mırıldanmakta.
Hal böyle iken etraflarda su alacağı ve içeceği bir yer bulamaz.
Yol boş ve ıssızdır.
Susuzluktan ciyerinin yandığını hisseder.
Ve az ötelerde camiye benziyen bir mescid görür.
Kendi kendine daha önce buralarda hiç bu yeri görmmiştim der.
Gelir mescidin önünde durur.
Küçük bir avlusu olan mescidin, dışı yıkık dökük virane gibidir.
Genç tahir dini bilgisi zayıf olmasına rağmen,güzel bir huyu vardır şefkat ve merhamet sahibidir.
Genç hemen kendisini mescidin avlusuna atar.
Gözleri avluda çeşme ararken, birden sağ tarafından, evlat aradığın bu tarafda diye bir ses duyar.
Sesin geldiği tarafda yaşlı ihtiyar bir dede görür , hemen yanında bir çeşme vardır.
Genç su aradığımı nerden bildi diye biraz afallar .
Ama içindeki hareretten hemen çeşmeye doğru koşar adım yürür ,ihtiyara selam verir ve hemen çeşmeye yumulur kana kana su içer midesi dolunca doğrulur,ama tuhaf, susuzluğu geçmememiştir ve eğilir biraz daha içer , ve biraz daha…
Hal böyle iken arabasına doğru yönelir.
İhtiyarın yanından geçerken ihtiyar yine seslenir.
Evlat amma içtin, belli ciyerin yanmış ,
ALLAH cc ciğer acısı göstermesin der.
Genç, eyvallah dede der arabaya doğru yönelir, tam avludan çıkacekken, ihtiyar yine seslenir.
Evlat ne yaparsan yap ALLAH cc rızası için yap der.
Genç , pek birşey anlamaz ,olur dede der ve arabasına binip yol alır.
Yolu bir tatil turizim beldesinin yakınından geçer.
Hal böyle iken yol üstünde yarı çıplak kadınlar görür.
Gördükleri nefsini uyandırır ve şehvet ateşi kaplar bedenini.
Aklı haramzade düşüncelerle dolup taşar
Hal böyle iken en yakın şehirde ,bir umumhaneye gideyim diye düşünür.
Yolu bir şehre düşer ve umumhanenin kapısına kadar gelir.
İçeri girmek için arabadan inip kapıya doğru yönelir.
Tam kapıdan girecekken, kalbinde üç beş saat önce görmüş olduğu ihtiyarın sesi yankılanır.
"NE YAPARSAN YAP ALLAH cc RIZASI İÇİN YAP"
Genç kendi kendine olurmu öyle şey , bu işte ALLAH cc hın rızası ne gezer der, ve bir adım daha atar ve duraksar ve aynı ses ve aynı hitap "NE YAPARSAN YAP ALLAH cc RIZASI İÇİN YAP" genç Tahir, sanki ses hayali deyilde, söyleyen ihtiyar yanındaymış gibi hisseder ve sağa sola bakar.
Kimseyi göremeyince kendi kedine gülerek yav dede bu işte ALLAH cc rızası olmaz der bir adım daha atar.
Bu sefer içinde ,sesi her zerresinde hisseder ve ürperir
Şehveti ağır bastığından içeri doğru hareketlenir .
Cemaken önüne gelir içeriyi utanarak süzer.
Kendi kendinine , insan ,insan eti satıyor tuhaf şey deyip içeri girer.
Kasaya hızlı adımlarla gider ve ordaki kişiye yukarı birisini gönder diyerek masaya biraz para bırakır ve odaya çıkar.
Genç odadadır beklerken bu gün amma garib şeyler oldu diye düşüncelere dalar.
Ve birden dışardan kulağına gelen ezan sesiyle içinde derin bir hicap duyar.
Utanır ezan sesinden, içinden ALLAH ‘hım beni affet diye bi his geçirir .
kulağı ezanı duyarken kapı açılır , içeri gözleri yere bakan güzel bir kadın girer.
Kadın, gence hitaben az musaden varmı diye sorar, genç olur der, ve kadın yan odaya girer.
Genç bekler, bekler ,biraz daha bekler ,
kadın gecikince kalkar,
Kadının girdiği odanın kapısının önüne gelir, ve kapının anahtar deliğinden içeri bakar, gòrdüğü manzara şaşırtır, biraz afallar ve bir daha bakar ve birden geri çekilir ,çünķü kadın örtülü bir vaziyette namaz kılmaktadır.
Genç kendisini terleten şehvet ateşinin sönüp gittiğini hisseder.
Çok hicap duyar, hem kendinden hem kendisini yaradandan.
Derken yan odanın kapısı açılır kadın içeri girer.
Yakınındaki masanın üzerindeki kokulardan alıp sürünür.
Hal böyle iken genç tahir dur der.
Kadın şaşırır.
Genç işi bozuntuya vermeden sorar .
Buralara seni getiren nedir der.
Kadın cevap vermek istemez.
Genç ısrar edince ,
Göz yaşlarıyla anlatmıya başlar.
Eşim seneler önce vefat etti kızım ve babamla yaşıyordum, kızım hastalandı , hastalık ,öyleki iç organlarına kadar sirayet etti .
Tedavisi için karşılığında senet vererek tefecilerden borç aldım , ödeyemiyince iş burala kadar geldi deyip kısadan kesip atar.
Genç dikkatlice dinledikten sonra yere bakarak biraz düşüncelere dalar ve şimdi sen burda bekle kimseyle görüşme ,ben bir saate kalmaz gelicem der ve odadan çıkıp aşağı kasa bölümüne iner.
Sert bir ses tonuyla ,kasadaki kişiye,kadının senetlerini ve borç miktarını sorar.
Soruya muhatap kişi gencin hebetinden ürperir ve hemen gereken bilgiyi verir.
Genç bu borç bundan sonra bana aittir.
Bir saate kadar gelecem,kadının yanına kimseyi göndermeyin der ve çıkıp gider.
Az sonra bir bankanın önüne gelir ,içeri hızlı adımlarla girer.
Görevli banka çalışanın yanına yönelir .
Telaşlı bir ses tonuyla hesabındaki paranın hepsini çekmek istediğini söyler.
Ve paranın hepsini alıp umumhanenin yolunu tutar.
Az sonra ulaşır ,ve kapıdan hemen girip aynı heybetle kasanın
karşısına gelir parayı masanın üzerine atar,senetleri ister, muhatap kişi kelimeler boğazında düyümlendiğinden
birşey sormadan senetleri çıkarıp verir.
Ve koşar adım kadının bulunduğu odaya çıkar.
Kapıyı çalıp içeri girer.
Kadın gözleri hala dolu vaziyette oturmaktadır.
Genç senetleri kadına uzatır ve artık ALLAH cc tan başka kimseye borcun yok der.
Kadın kaçırdığı gözlerini, yerden kaldırıp gencin yüzüne bakar.
Ben senden böyle birşey istemedim , hem kimseye yük olmak istemem der.
Genç ,kadının yüzündeki asaleti görüp idrak edince.
Ben senin istemenle deyil "ALLAH RIZASI İÇİN YAPIYORUM"der.
Kadın cevabın içinde aradığı şeyi görünce senetleri alır.
Genç elinde bulunan paketi kadına uzatarak bunları giyin gidiyoruz der.
Kadın hiç bir şey söylemeden paketi alıp yan odaya girer.
Az sonra tesettür tarzında elbiseleri giyinip gelir.
Genç ve kadın az sonra arabanın yanındadırlar.
Tahir arabanın arka kapısını açar ve kadına buyur eder.
Kadın terettüd etmeden geçip oturur.
Arabanın çalışma sesiyle yollara koyulurlar .
Bir zaman sonra araba şehir terminalına girer.
Ve tahir, kadına kızı ve babasının nerede yaşadığını sorar ,cevabı alınca arabadan inip , bir firmanın yezanesine girer, az sonra elinde biletle, yüzünde hafif bir memnuniyet ifadesiyle , yezaneden çıkıp gelir.
Arabanın kapısını açıp , kadına hitaben, gülümsüyerek,yarım saata bir otübüs kalkacak der.
Kadın bir an bile bakmadığı gencin gözüne teşekkür ederim der gibi bakıp , gözünü geri kaçırır, ve beklerler.
Ve ayrılık zamanı gelir.
Genç arabanın kapısını açar , vakit geldi der.
Kadın arabadan iner ,ve hala yere bakan gözünü kaldırır ve otobüse doğru bakar, yüzünde belli etmesede gözündeki sevinç aşikar görülür.
Genç ve kadın otobüse doğru yürürler.
Ve bir ses duyululur .
Otobüs kalkıyor binmeyen yolcu kalmasın.
Tahir elini hemen cebine atar ve para çıkarıp kadına uzatır,
bu seni bir kaç sene idare eder der.
Kadın parayı almaz, genç tahir ısrar edince, kadın kaşlarını çatarak,
Beni kollayıp gözeten birisi var der.
Genç, kadındaki asaleti her zerresinde hisseder, bari şunu yolluk yap diye kadının eline bir miktar para sıkıştırır
ve kadına otobüse binmesini söyler.
Kadın hiç bir şey söylemeden otobüse binip yerine geçer.
Otübüs hareketlenir ve genç arabasına yönelir ve ayrılırlar.
Aradan epey seneler geçer ve genç yine bir yolculuk esnasında trafik kazası geçirir.
Ağır yaralı olarak hastaneye getirilip
ameliyathaneye alınır .
Doktarlar mudahaledede bulunur, ama durum vahimdir.
Gencin iç organları hasar görmüştür ciyeri işlevini kabetmek üzeredir ve organ nakli gereklidir.
Hal böyle iken doktorlara bir haber gelir .
Yatılı hastalardan birinin vefat ettiği ve organ bağışı kimliğinin olduğu söylenir.
Doktorlardan birisi kimlik ve vefat eden hasatının hemen getirilmesini söyler.
Daha sıcak olan cenaze getirilir.
Doktor kimliği ister ,kimliği alıp bakınca şaşırır.
Kimlikte organ bağış bölümünde sadece ciyer bölümü işaretlidir.
Doktor çabucak denia testi yapılmasını ister.
Test yapılır sonuçlar pozitif çıkar.
Doktor şaşkınlık ifadesiyle yanındakilere, daha bunun dünyada yiyecek ekmeyi varmış der, ve genç tahiri organ nakli için ameliyata alırlar.
Ameliyat başarılı geçer.
Genç bir kaç gün sonra gözlerini açar.
Başında bekliyen ailesi ve yakınlarını görür.
Ailesinin ve bekliyenlerin gözünden şükür duasıyla birlikte yaşlar dökülür.
Genç ,bir kaç saata kendini toplayınca , ailesi kazayı ve ameliyatı anlatırlar .
Genç, gözlerini tavana diker .
Sanki birşeyler seyreder gibi uzun ,uzun bakar, ve gözünden bir kaç damla yaş düşer.
Kendi kendine mırıldanarak ALLAH cc ciyer acısı göstermedi dede der.
Ve genç tahir bir kaç ay sonra ayaklanır ,taburcu olma vakti gelmiştir.
Ailesi taburcu işlemlerini yaparlarken,genç ordaki bir görevliye
Başhekimin odasını sorar , odayı arayıp bulur.
Kapıyı çalıp içeri girer ,başhekime ricaeder, organ nakli yapılan merhumun adres bilgilerini ister .
Ailesine teşekkür ve taziye ziyareti yapacağını söyler.
Başhekim adres bilgilerini bir kağıda yazıp verir.
Teşekkür edip odadan ayrılır ve az sonra ailesinin yanına dönüp taburcu olur.
Genç ,evinde bir hayli zaman dinlendikten sonra,
Adres bilgisi yazılı kağıdıda yanına alarak yollara düşer ,ve uzun bir yolculuktan sonra adresin olduğu evi bulur.
Ev kendisine sanki tanıdık gelir.
Dışı çok yıpranmış , yıkık döküktür.
Bu düşüncelerle kapıyı çalar .
Az sonra ,kapının ardından, genç bir kız sesi gelir.
Kimdir o.
Genç tahir, ne diyeceğini şaşırır çünkü ses sanki tanıdıktır.
Bir an afallar, benim der.
Ses biraz kızgın bir tonda ,bir adınız yokmu der.
Genç ismini söyler, ama içinden ,
tanımazlarki diye düşünürken kapı açılır.
Karşısında gözleri yere bakan ,edep ehli genç bir bayan görür.
Bayanın buyrun kime bakmıştınız sorusuna karşılık, başından geçen kazayı ve ameliyatı anlatır.
Teşekkür ve taziye için geldiğini söyler.
Genç gözü yere bakan kızın ,net olmasada ağlamaya başladığını duyar.
Genç mahcup şekilde af edersiniz yaranızı deşmek istemezdim , isterseniz gideyim der.
Genç kız, bekleyin geliyorum der ve koşar adım içeri gider.
Az sonra elinde kırmızı bir mektupla gelir ve annem bu mektubu size bıraktı der ve gence uzatır.
Genç tahir , çok şaşırır şaşkınlıktan elini kaldırıp ,genç kızın havada duran elindeki mektubu almayı unutur.
Buyrun alın sesiyle, kendine gelen genç afallıyarak mektubu alır ve okumak için açar.
Aynı anda genç kız, lütfen sesli okurmusunuz içinde ne yazdığını merak ediyorum, annem açmamamızı tenbihlemişti der.
Genç olur der ,ve mektupta yazan bir kaç satırlık yazıyı sesli bir şekilde okumaya başlar.
MEKTUP:
Bir zamanlar bedenim için kasaya para ödemiştin ,amma Lakin sen karşılığını almadın, Üzerimde kul hakkın kaldı
bende karşılığında, biri kızım olan iki ciğerimide sana veriyorum hakkını helal et.
Genç, gözleri dolar yere çöküp Ağlar.
Genç kız ise kapı arkasına çekilip , sessiz sessiz ağlar.
Genç, az sonra kendini toplar,ayağa kalkar.
Gözleri yaşlı kıza hitaben bu nasıl olur der.
Genç kız ,soruyu duyunca hüzün kuyusundan çıkar, yüzünü gözünü siler, ve kırık bir ses tonuyla anlatır.
Annem bize ulaştıktan sonra ,kendini odaya kapattı zaruri ihtiyaç halinde hiç dışârı çıkmadı, gece gündüz tövbe istiğfar ve ibadetle meşgul oldu.
Bir gün dedemle bir mürşidi kamilin ziyaretine gittiler.
Annem dedeme şeyh efendiyle usule ugun görüşe bilirmiyiz demiş, dedem ,mürşidi olan şeyhe durumu izah etmiş .
Şeyh efendi perde arkasından, annemle dedemi huzura kabul etmiş.
Ve anneme sormuş , buyur kızım bizimle görüşmek istemişsin.
Annem dedemin kulağına eyilip birşeyler söylemiş.
Dedem şeyh efendiye hitaben, efendim kızım nasuh tövbesi
yapmak ve sizinde şahit olmanızı istiyor demiş.
Şeyh efendi ise biraz sesiz kaldıktan sonra, hiçde adeti olmayan bir soru sorar.
ALLAH’hın seni affetmesi karşılığında ne verirsin.
Annem biri kızım olan iki ciğerimide veririm demiş.
Ve şeyh efendi perde arkasından YA RAB biz bu kulunun tövbesine şahit olduk onuda bizide bağışla diye dua buyurmuş.
Dedem böyle anlatmıştı der.
Geñç ve kız bu sefer birbirlerinden utanarak ağlarlar.
Hal böyle iken içerden bir ses gelir ,meryem kızım kimdir o.
Ve genç kız ,genci içeri davet eder, dedem içerde der.
Genç gözleri yaşlı vaziyette içeri girer.
Geñç kız iki odası olan evin, kapısı açık olanını göstererek dedem içerde buyurasın der.
Genç içeri girer, ve bir şokda orda yaşar.
İçerde yer minderinde oturan ihtiyar, seneler önce ,su içmek için girdiği mescidin ,avlusundaki ihtiyardır.
Genç bu sefer bitmiş vaziyette yere diz çöker oturur.
Ağlar, boyun büker ağlar,ihtiyar ağlar, genç kız ağlar,
Sanki bütün alem ağlar.
Ve genç ihtiyar dedenin dizlerine kapanır.
İhtiyar dede dizlerinde ağlamaklı olan gencin başını okşar,ve duvarda asılı olan, kızının resmine bakar ,bakar,uzunca bakar, ALLAH cc kimseye ciğer acısı yaşatmasın der , ve şu beytleri okur.
BEYT
ARI NAMUSU ANA ŞEFKATİNDE ARA…
AFFA ,VESİLEYİ MÜRŞİD HİMMETİNDE ARA…
"HAK" KA MUHABBETİ YANIK CİYERLERDE ARA…
NE ARARSAN ARA "ALLAH RIZASINDA ARA"...
Kayıt Tarihi : 9.6.2025 04:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!