sesi çınlarken münzevi bir tekkede mum kendi
İçine erir durmadan, duvarların yanısıra mihrapla
minberde zikir çeker
kıyamet korkusuyla kıyama durur gözyüzünde ay
deniz derinlere çekilir, nehir dinginleşir yanardağ söner
sus pus olur sese hürmetinden
secdede kaç vakit geçer geceyi öldürür güneş
meyve erken erişir, meralar kuzularla dolar taşar
yoncalar dört yapraklı biter
yılkı atlar gençlere özenerek taylarla yarışırken
ciritçiler ciritlerini toprağa gömer
bütün nebatat ruküye eğilir hep birden
hercai bir ruh gezinir dünyanın bir yerinde
her duyguyu aşk sanarak ayakları yerden kesilen
bir sefildir belki de
yitik bir sevgidir bu, geçmişe dair bir ah
sevdaya dairdir söylenceleri ütopik bir evrende
sevgiyi demliyordur kendince
yazıtlarda ismini arar sunaklarda adak adar
ruh ikizini arar bütün karalarında yeryüzünün
bir inanmışlığın tezahürüdür bu
şuursuz adımları tekkeye düşer bir ikindi vakti
uhrevi bir kokuyla kendinden geçer
her hercai gizli bir münzevidir her münzevi eski bir hercai.
ocak 2015
A v r a s y a
Kayıt Tarihi : 15.1.2015 12:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
O uyku anlarıdır hercaiyi münzeviliğe sürükleyen...
Derin anlamlar içeren şiirinizi beğeniyle okudum. Yeni şiirlere ilham olabilecek nitelikte imgeler barındırıyor. Yüreğinize, kaleminize sağlık...
şuursız adımları tekkeye düşer bir ikindi vakti
uhrevi bir kokuyla kendinden geçer
her münzevi gizli bir hercaidir her hercai biraz münzevi.
kaleme sağlık
TÜM YORUMLAR (3)