Acının en koyu deminde adın yüreğime kenelerini, genelerini yapıştırdı.
-İçsel bir huzurun romanıydın.Gözbebeklerinle başlardı roman. Beni anlar, beni severdi sözsüz yaşamın. Rimelleri yarama dökülen masum bir ceylan gibi yürüyordun uzaklarımda.
-Ürkek hallerinden sancılar üretirdi sevda halim.
İçim, içinden düşün cümlelerine özne olurdu. Temel öğeler gibiydik.
Sen aşkımın , ömrümün, acılarımın yüklemi. Ben seven, unutamayan, bekleyen ve bütün can kırıklarının mazisi içsel bir özne. Özüme kadar sendeydim, senli bir temel öğeydim .
-Bazen gizli özne, bazen gerçek özne olarak cümlenin başında beklerdim, yüklem olarak bende kalmanı.
Seni bildim bileli,
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.
Devamını Oku
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.



