Dere kenarında, mor çiçek açar,
Yazın sıcağında, serin duruyor,
Rüzgâr kokusunu, etrafa saçar,
Asırlık bilgelik gibi duruyor.
*
Toprağın içine, kökünü salmış,
Nice fırtınadan, ayakta kalmış,
Kurak iklimlerden, nasibin almış,
Kimseye eğilmez, vakur duruyor.
*
İncecik dalları, sepet olurmuş,
Usta parmaklarda, hüner bulurmuş,
Sabırla örülüp, yuva olurmuş,
Kırın ortasında, sanat duruyor.
*
Derler ki, nefsine bir gem vururmuş,
Kötü düşünceyi, kalpten kovarmış,
Adı manastır yoluyla duyulmuş,
İffetin simgesi, apak duruyor.
*
Kadınlar derdine devâ sayarlar,
Tohumu ilaca şifa sayarlar,
Nice hekim, ona hürmet duyarlar,
Doğa içinde, eczane duruyor.
*
Yaprağı keskindir, rayihası bol,
Arılar vızıldar, çiçeğinde bal,
Kelebekler için, ne güzel bir yol,
Börtü böceğe, ziyafet duruyor.
*
Salkımda minicik tanesi olur,
Damakta her lezzet, tadını bulur,
Toplayan sabırla çuval doldurur,
Fukara aşında, lezzet duruyor.
*
Ne çınar gibidir, ne de bir kavak,
Gösterişi bilmez, yaşar alçacık,
Canlıya, mahluka, yeşil bir konak,
Suskun bir derviş misali duruyor.
*
Garibim, bu çalı bana söz verdi,
Kalemim ismini deftere serdi,
Dizeler aklıma, ondan yükseldi,
Şiirin başında, adı duruyor.
Kayıt Tarihi : 27.9.2025 22:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!