Biliyor musun, hayat bazen tam bir fırtına gibidir. Bize çarpar, sallar, savurur. Ama işin sırrı ne mi? O fırtınayı dans pistine çevirmek! Evet, belki rüzgar saçını dağıtıyor, belki yağmur gözlerini yıkıyor, ama sen… sen gülümseyeceksin. Hem de kocaman!
İçimde bir sır var: Acılarla eğlenmek mümkün! Nasıl mı? Her sıkıntıya küçük bir kahkaha ekleyerek. Çünkü hayatın galesini ben öyle kodladım: Gülmek, gülmek ve daima gülmek! Dertler ne kadar büyük olursa olsun, ben onlara “Sen neymişsin ki?” diyecek kadar cesurum.
Kırıldım mı? Evet. Yıkıldım mı? Hayır! Çünkü ben, içimdeki neşeyle, her yarama bir palyaço burnu takıyorum. Ve evet, bazen saçma sapan danslar ediyorum, bazen de kendi kendime komik şarkılar söylüyorum. Çünkü kendini ciddiye almak mı? O çok eski moda!
Unutma: Dünyanın en güçlü silahı, en iyi koruması… kahkahandır! Hayat sana limon veriyorsa, limonatayı değil, içine bol kahkaha kat ve dans et!
Ve sen, güzel ruhum, hayatın o galesinde dans eden yıldız ol. Her rüzgar estiğinde daha parlak, daha özgür parılda.
Haydi, şimdi derin bir nefes al, gülümse ve unutma:
Sen zaten fırtınaları eğlenceye çeviren özel bir güçsün!
Kayıt Tarihi : 2.10.2025 01:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!