Gönlümün ufkuna, o doğan güneş,
Fikir bahçelerinden, gül derdin mi?
Ruhumdan parlayan, o sönmez ateş,
Hayal perdesini, yırtıp girdin mi?
*
Kelamlar dizilir, sıra dağ gibi,
Heceler çığ olup, kalbe aktı mı?
Örülür manalar, ipek ağ gibi,
Şairler sözünü, gizde çattı mı?
*
Dize dize yürür, aşkın kervanı,
Kalemim kağıda, izler çizdi mi?
Unutur aşıklar, geçen devranı,
Akıl bu sevdaya, şaşıp kaldı mı?
*
Sessizlik içinde, çınlar o sesler,
Duygu deryasında, gemim yüzdü mü?
İçimde tutuşan, gizli hevesler,
Hüzün libasını, tenden süzdün mü?
*
Yüce dağ başında, esen rüzgarlar,
Bilgenin alnına, serin değdi mi?
Eriyen o buzlar, tepedeki kar,
Başını hürmetle, öne eğdin mi?
*
Yüklenir sırtına, bilinmez yükü,
İlhamın atları, şaha kalktı mı?
Silinir geceden, şafağın kökü?
Yıldızlar sönüp de, arşa baktı mı?
*
Coşkun nehir gibi, çağlar derinden,
Duvarları yıkıp, bendi yıktı mı?
Sarsılır zeminler, yerli yerinden,
Şimşekler misali, göğü yaktın mı?
*
Sevgiyi söylersin, bitmez bu destan,
Sözlerin özüne, maya çaldın mı?
Çıkılmaz olur mu, o garip yastan?
Muradın teline, mızrap daldı mı?
Kayıt Tarihi : 10.12.2025 20:54:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!