Fadime:Emine karamsar olma da alışveriş yapan uşağa diyelum da 20 kg hamsi alsun bide mıhlam yaparuz of yemede yenunda yat haçan bana bak uşağum şu listedeki malzemeleri alda gel da Sezgin alışveriş yapar gelir.
Fadime:Emine, şu hamsileri temizleyelum tepsilere dizelum verelum fırına uyyy canum çekti da.
Emine:Başka ne yemek yapacağuz.
Fadime:Mıhlama yapacağuz
Yetkili:bayanlar yemekte ne var?
Fadime:Hamsi ve mıhlama vardur.
Şeref kahveye gider arkadaşlar Ferhat'ın karısı çocuğu da bırakmış gitmiş Ferhat çocuk bakıyor.
Ahmet: Şaka yapıyorsun.
Şeref:inanmazsan git bak.
Ahmet:Hadi arkadaşlar Ferhat'ın evine Ahmet zili çalar Ferhat, kapıyı açmak istemez ama ısrarlı çalınca açmak zorunda kalır.
Ahmet:Niye açmadın dükkanı hasta mısın?
Ferhat:Evet abi halsizim anladın mı.Korkmaz ağlamaya başlar.
Ayla hanım,Muhteşem hanımın odasına geçer.
Muhteşem hanım:Aylacığım ben biraz dolaşacağım istersen sende gel.
Ayla hanım:Hayır başka zaman sen takıl.
Muhteşem hanım, otel odasından çıkar. Ayla hanım,bilgisayarda araştırmaya başlar. Soru önce ölen sonra canlanan kişiye ne denir?
Cevap:Hortlak.
Soru:Hortlağın eş anlamlısı.
Hatice:dolaşırken düşünür nereden verdim ki o sözü bu güne kadar boğaz köprüsünden atlayıp ta kurtulan olmadı bundan sonra ki yürüyüşlerimi zebanilerle yaparım artık eve döneyim bari
Güler:Hatice, kiloları kafana takıp ta moralini bozma kilo problemi olan çok insan var.
Hatice:Ben başka bir şey düşünüyorum.Evet ya körünün korkuluğuna halat bağlarım aşağıya inerim verdiğim sözü yerine getirmiş olurum.
Meral:Eee Hatice ne zaman helvanı yiyeceğiz.
Hatice:Bizde helva dağtılmıyor efendim ağlamadığın gözükmesin diye gözlük dağıtılıyor.
Sevda:kızlar bırakın dalaşmayı müzikli bir yerlere gidelim biraz eğlenelim.
Hatice,Samsun'un alaçam ilçesinde doğar aynı mahallede çocukluk arkadaşları Güler, Sevgi,Sevda, Meral, İstanbul'a gelir.Çalışan kızlar aynı evde yaşar.Hatice'yi sık sık çağıran kızlar sonunda ikna eder.2004 de İstanbul'a gelen Hatice,arkadaşları ile aynı mahallede yaşar.Sık sık görüşen arkadaşlar Güler,Sevgi,Sevda,iyi niyetli sakin Meral, ise beladır.Hatice'ye kötü şakalar yapan Meral, Hatice'yi çok sinirlendirir.Eski arkadaş oldukları için Hatice, küs durmaz.Hatice, ile Meral'in fazla kiloları olduğu için rejime başlar kim daha önce zayıflayacak diye iddiaya girer.
Hatice:Kızlar ben 2 haftada 5 kg veririm.
Meral:Güleyim de boşa gitmesin kime vereceksin?
Hatice:zayıf olan birine vereceğim.
Meral:Yürüyüş yapıyorsun dönüşte pastahaneye uğramadan geçemiyorsun.
Hatice:Ben Pastahaneye uğruyorum ama sadece çay içiyorum.
Murat bey,eski İstanbul'lu ailenin tek çocuğu olarak dünyaya gelir.Babası,annesi memur olan Murat bey,bankada müdür olarak çalışır.Eşi Şükran hanım,başka bankada memur olarak çalışır.Sefa,Vefa,isminde iki erkek çocuk sahibi olan çift saygılı,görgülü kişiliğe sahiptir.Çocuklarını da çok medeni yetiştiren çift saygı,sevgi ile yaşar.Sefa,lise son sınıfta Vefa,orta 3 de okur.Murat bey,başka bir kadına aşık olunca sorunlar başlar.
Şükran hanım:Murat, son günlerde çok dalgınsın hasta mısın?
Murat bey:Hayır hayatım yorgunum.
Vefa:Babacığım tatile nereye gidiyoruz?
Murat bey:Nereye isterseniz gideriz.ben odama geçiyorum biraz dinleneceğim.Murat bey, odasına geçer ve aşkı Ayla hanımı düşünür.
Ah Ayla,hiç aklımdan çıkmıyorsun keşke bekar olsaydım.
Oya: Onur,neredesiniz?
Onur:Bodrumda oteldeyiz.
Oya:Hastaneye annemin cenazesini almaya gittiniz.Bir daha aramadınız neler oluyor?
Onur: Merak etme annemde burada tatil yapıyoruz.
Oya:Annemi morgda ölü halini görmüştük nasıl olur? annemi verir misin.Onur, telefonu annesine verir.
Muhteşem hanım:kızım nasılsın seni çok özledim.
Lale hanım:Merhaba Samet,
Samet bey:Merhaba Lale,Biliyorsun seni çok seviyorum benimle evlenir misin?
Lale hanım:Ben ayrılalım diyecektim.
Samet bey:Beni sevdiğini sanıyordum.
Lale hanım:Evet bende seni seviyorum ama mahşerde buluşuruz.
Samet bey:Herkes dünyada sevdiği ile evlenip mutlu olurken biz ölmeyi mi bekleyeceğiz?
Seyfi bey:kızım senden ne haber?
Nuray: ne olsun baba Sinan ağabeyin kızı Zeynep'e yurt dışına tatile gideceğiz dedim. Hangi parayla dedi.Bana güldü.
Seyfi bey:Övünmek için para mı gerekiyor.İnsan her şekilde övünebilir.Sen biraz çalış tamam mı.
Nuray:Aman baba.
Seyfi bey:Eee hanım sen anlat bakalım.
Mualla hanım:Ne var ki anlatsın çocuklar.Dükkandan aldığın üç kuruş parayla
Gösterdi benim dedi.Meğer sabancının fabrikaları, şirketleri imiş.
Eda hanım:Peki Seyfi bey mi babası mı söyledi?
Mualla hanım:Babası söyledi.Ben de inandım.Bak kızım 40 yaşına geldi evlenemedi.Oğlum 44 yaşında evlenemedi.Hep babasının yüzünden.
Eda hanım:Kızın evlensin.Babası ile ne ilgisi var?
Mualla hanım:Ne ilgisi olur mu? kızı istemeye gelenlere 3 ay yurt dışında tatil yapıyoruz diyor.Ev eski diye pastaneye davet ediyor.dolaşalım bahanesi ile Tripleks evi gösteriyor benim diyor.Oradan sahile geçiyor.Hangi yatı beğendiyse benim diyor.İnsanlarda ona inanıyor.Biz bu kadar lüks yaşayamayız diye kızı istemekten vazgeçiyor.kızı yine istemeye gelecekler bakalım bu defa ne gibi yalanlar hazırladı.
Eda hanım:Seyfi bey,gerçekten vatana,millete zararlı hale gelmiş.Sen bunca yıl nasıl tahammül ettin? ben eşim ile konuşayım.Belki Seyfi beyi bu huylarından vazgeçirir.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!