Hatice Tural Şiirleri - Şair Hatice Tural

Hatice Tural

1-Gözlerim yollarda kaldı araba aldı mı acaba?
2-Seni seviyorum çünkü tek taş yüzük alıyorsun.
3-Senin için ölürüm zaten doktor üç aylık ömrün kaldı dedi.
4-Senden vazgeçemem beni bu yaştan sonra kim beğenir ki.
5-Hep seni düşünüyorum yurt dışı tatili teklifin hala geçerli mi acaba?
6-Böyle bir aşk Leyla, Mecnun'dan sonra ilk kez bende görüldü resmen eriyorum dışarısı felaket sıcak aşkından mı eriyorum.

Devamını Oku
Hatice Tural

Müzeyyen fazla kilolarını kafaya takmış dietisyene gider. Dietisyen yağlı yemeklerden uzak durmasını ve haşlama yemesini söyler.Müzeyyen tavuğu çok sevdiği için haşlama yapar. Eşi Murat ise kızartma yemeklerini sever.Murat akşam eve gelir ve yemekte ne var diye sorar.
Müzeyyen:Hayatım zayıflamam gerekiyor bir süre haşlama tavuk yiyeceğiz.
Murat: Ben biliyorsun tavuğun kızarmışını seviyorum.
Müzeyyen haftanın yedi günü haşlama tavuk yapınca Murat sinirlenir.
Murat: Doğru düzgün yemek yapmıyorsun.
Müzeyyen: Geçen sene ki yaptığım böreği unutmuş gibisin hayatım.

Devamını Oku
Hatice Tural

Efendim Mehmet Samsun`un Bafra ilçesine bağlı bir köyde dünyaya gelmiştir. Fatma ise Mehmet ile aynı köyde yaşamaktadır. İlk okulda başlayan birbirlerine ilgileri ilerleyen yıllarda daha da güçlenmiş ve aşka dönüşmüştür. Mehmet, ailesini Fatma`yı istemesi için defalarca göndermiş, Fatma`nın annesi nedense bu evliliği onaylamamıştır. Mehmet`in yakınları bir araya gelip, Fatma`nın annesini ikna etmişler. Fatma`nın annesi isteksizde olsa bu evliliğe onay vermiştir. Fatma, Mehmet`e şehirde yaşamak istediğini ama çalışmak istemediğini söyler. Mehmet Fatma`yı kayıp etmemek için her şeye evet der ve evlenirler. Mehmet şehirde yaşamanın zor olduğunu ya beraber çalışacaklarını yada köyde yaşayacaklarını söyler. Fatma ikisinide kabul etmez. Şehirde yaşamak istediğini ama çalışmak istemediğini söyler. Mehmet, Fatma`nın sözlerini umursamaz İstanbula gelirler. İş ararlar.
Mehmet: Fatma bak iş bulduk galiba. Hizmetçi ve bahçıvan aranıyormuş.
Kapıyı çalarlar. Evin hanımı içeri alır.
Mehmet: İş için gelmiştik.
Evin hanımı: Hoş geldiniz buyurun. İsminiz nedir?
Mehmet ile Fatma: Ben Mehmet, ben de Fatma.

Devamını Oku
Hatice Tural

Efendim Rize'den uzun yıllar önce İstanbul'a yerleşen bir ailenin boş konuşmalarından oldukça rahatsız olan komşuları görüşmemeye karar vermiş ama hiç faydası olmamış.
Seyfi bey,övünmeyi,kendisini herkesten üstün,zeki zanneden bir adam boş vakti çok olduğu için oğlu Osman'a kızı Nuray'a özel ders vermiş kendisi gibi yetiştirmiş.komşuları Sinan bey, iki çocuk babası esnaf mütevazi bir insan diğer komşuları Ahmet bey,iki kız bir erkek çocuk babası mütevazi bir aile
Seyfi bey:Osman anlat bakalım mahallede neler var.
Osman:Ne olsun baba son model araba alacağım dedim benimle alay ettiler bir daha yalan söylemeyeceğim.
Seyfi bey:Olmaz öyle şey ben bunca yıldır uğraşıyorum seni kendim gibi yetiştirdim.sen kıraathaneye git mahallede olay var mı öğren.
Osman:Peki baba.

Devamını Oku
Hatice Tural

Hasan,5 çocuğu 20 torunu olan 75 yaşında köyde yaşayan orta halli çiftçidir.Büyük oğlu Ahmet'it Fatma, ve Ali isminde 2 çocuğu vardır.Hasan'ın eşi vefat ettikten sonra tekrar evlenmek istemesi ailede gerginlik yaratır.
Hasan:Ahmet, gel bakayum.
Ahmet:Ne oldi baba?
Hasan:Ananız öleli 3 ay oldi halun nedur diye sormayisinuz.
Ahmet:Senun haluni sorupta ne edeceğum kim bakar sana bu yaştan sonra.
Hasan: Ne varimuş yaşımda? Evlenenler nasil evleneyi?

Devamını Oku
Hatice Tural

Hasan:sattum ula traktörü.
Ahmet:Parayı ne yaptun?
Hasan:Şehirde harcadum.
Ahmet:Tarlayi neyle süreceğuz?
Hasan:Alirsun bi çift öküz sürersun tarlayi eskiden traktörmü vardi?
Ahmet:Ben öküzle falan uğraşamam ne yaparsan yap.

Devamını Oku
Hatice Tural

Unuttum senin tüm izlerini
Bakmıyorum artık uzaklara,
Dolmuyor gözlerim gecenin karanlığında,
Resmini bile almıyorum elime konuşmuyorum,
Doğar yine güneş sen olmasanda.

Devamını Oku
Hatice Tural

Bazen kara bulutsun
Bazen güneş açarsın
Bazen ömürlere zarar
Bazen neşe saçarsın
Bazı insanları güldürür
Bazılarını ağlatırsın

Devamını Oku
Hatice Tural

Samsun'un dereleri gibi
Yine yüreğim çok dolu
Sevdiğimde kaldı aklım
Tam bir kara bulutum

Hiç havamda değilim

Devamını Oku
Hatice Tural

BÜLENT ERSOY:Cenazelerde gözlük takıyoruz, ebedi aleme giden kişinin
bizleri gördüğünü biliyoruz. Ne kadar o kişiye önem verdiğimizi,ne kadar üzgün olduğumuzu siyah kıyafetler giyerek ve gözlük takarak gösteriyoruz.
Gazeteci:Ama BÜLENT hanım,gözlükler çok büyük ölen kişi sizi görse bile tanıyamaz.Peki bu gözlük olayının tarihini biliyor musunuz?
BÜLENT ERSOY:Evet efendim 1910 yılında yaşaya çok zengin, mütevazi Ahmet bey, yaşarmış.Ahmet bey,ani kalp krizinden ölmüş.Eşi Metanet hanım, Ahmet beyin hayali gözünün önünden gitmediği için ve ölen insandan çok korktuğu için gözlüksüz sokağa çıkamamış.O yıllarda örnek bir aile olduğu için insanlar cenazelerde hep gözlük takmış.Ölen insana büyük bir saygı ifadesi olarak bu güne kadar gelmiş.
Gazeteci:Galiba bu gözlük olayı kıyamete kadar devam edecek.
BÜLENT ERSOY:Evet efendim bende öyle düşünüyorum.Ben müsaadenizi reca ediyorum.

Devamını Oku