Meczup bir hayal ve perdeler kapanmaktadır teker teker
Hasretim yanık bir türküdür sevdaya karşı
Kalabalıklar beynimde zonklayan sesiyle
Titremektedir ayaza tutulmuş bir beden hissiyle
Zaman hadiselere gebe beklemektedir mehtabı
Esaret zincire vurulmak değilmiş göstermektedir zaman
Gölgenin esiri olmuşum koşmaktayım peşinde
Çığlıklar geceyi bekler gündüzse pişman,
Oltaya tutulmuş bir balık gibi inlemektedir hem de
Çağrılar cevapsız, söz manasız, bakışlarsa donuk
Mecrasında hayatın sanki mevsimlik bir konuk
Kar yağmaktadır dışarıda rüzgarla dans ederek
Bense bir meçhule dönük tatsız bakışlarla süzerek
Karın toprağa sevdasını ve düşüşünü seyrederek
Bir meçhuldür tarifsiz giriftlerin ortasında
Bir sevdanın mestindeyim tutulmayan bir meşale
Sönmeyen bir kor gibi zamanın maşasında
Yıldızlar titremektedir bu sevdaya kurşun sıktıkça
Bir hayaldir bu unutulmayan bir sima
Ve mahzun bakışlarla perdenin arkasında
Arsız düşünceler şimşek çakmaktadır her daim
Korkunç bir istiladır bu gel gide meydan okuyan
Ve her şeyi silip süpüren arkasına bakmadan
Tutsak olmuş yürek celladı gaipten bir nefes
Baygındır rüzgarım kolonya kokulu gecelerde
Ve bir türküdür dilimde unutulmaz nağmelerle
Seherler dost oldu bana sabah yelinin sesiyle
İdama mahkum esir gibi volta atmaktayım sabaha
Kitaplarda yüzünü ararım şarkılarda sesini
Bazen bir Kızıl ve Kara ya da Ferhat ile Şirin
Bazen bir hicaz olarak çıkarsın karşıma
Sessizlikte ararım seni ve tılsımlı nefesini
Kağıt kalem bir parçam yazarım umutsuz hasretimi
Kayıt Tarihi : 17.4.2003 16:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!