YAŞ YETMİŞBEŞ
Bu yıl da ağustos ayında
Yeni bir yaşa gireceğim
O gün ayın on sekizinde
Yaş yetmiş beş diyeceğim
Okul yıllarımız çoktan bitti
cıvıl cıvıldık
sekerdi kahkahalarımız
site yurduna sığmazdık
ne güzeldi o günler
YILMAZ ABİ
Ne kadar kalabalık olsa da çarşı
Yalnızlığımız kanar akşamları
Gün gün sarkar durur acısı
Uykumuz kaçar geceleri
Yağmur yağınca
uzaklarda kalan ıslanır
daha kaç mevsimi taşır?
o kekik kokan bayır
yaşadıkça insan
YOLA DÜŞENLER
Şimdi uzaklarda kaldınız
Çocukluğumun uğuldayan sesi
Şiirimde seslenip durursunuz
Kuyu başından gelir şırıltınız
YOLCULUK
Yola çıkar çıkmaz çöker yalnızlık
Kavuştuk ayrıldık derken
Bahar dalında görünmez gülücük
Nereye baksan sarkar pişmanlık
I
Yazları
çocukluğumun kırık gülüşü
o yarım kalmış
yol üstü damları
uykularımı buruşturan yel
ZAFER BİR SIRÇA KÖŞKE BENZER
Her akşam güne söyleyemediklerim düşer.
Sönmemiş kordan o günlerin külünü savurur yel.
O uçan kuşlar, nereye gider.
Eylülde sararan yapraklar tek tük düşer.
ZEKİ
“arkadaşım Zeki Oğlakçıoğlu’nın
ölümüne atfen duygularımdan”
Doğum yeri
Bekilli l947
çocukluğu gannörü




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!