Harmantepe Terennümleri Şiiri - Nihat Ma ...

...Hain Moskof'a dağları dar eden
Harmantepe'nin yiğitlerine rahmetle...

Uzağın uzağından zalimler koşup geldi
Onları karşılayan yiğitler coşup geldi

Harmantepe'de o gün bir büyük savaş oldu
Hak yolda savaşanlar, şehitlere baş oldu

Urus'un neferleri nefret(l)e boyanmıştı
Kahraman Türk askeri çabucak uyanmıştı

Madur'un yiğitleri Hak'tan emir aldılar
Tükenmek bilmediler, öldükçe çoğaldılar

Düşmanın üzerine yürüdü(k) akın akın
Mesafeler azaldı, uzaklar oldu yakın

Aslanlar dile geldi, dağları tuttu sesi
Havayı yumuşattı şehitlerin nefesi

İçimizde karakış, dışarda mevsim yazdı
Düşman askerlerinden sayılarımız azdı

Yiğit subayı, eri hep ileri atıldı
Şehitler kervanına çekinmeden katıldı

Kim durdurabilirdi kanatlanan bir ruhu?
Önceden de görmüştük bu işgalci güruhu

Hak yolun yolcuları izinden bir iz verdi
Yalanın çorağında hakikat filiz verdi

Toprağı vatan yaptı şehitlerin kanları
Fâniyken bâkileşti tene sığmaz canları

Rıza göstermediler bu alçakça işgale
Selâm durdu cümlesi bayraktaki hilâle

Yurda diyet sayıldı kanı, kemiği, eti...
Alçak palikaryalar çağırdı kıyameti

Ölüme yürüdüler ölümsüz olmak için
Canı bedel saydılar hep özgür kalmak için

Harmantepe'de yandı bağımsızlık ateşi
Şehitlerin ışığı gölgeledi güneşi

Kurşunlara yürüdü asker omuz omuza
Zaferi müjdeledik Haziran'dan Temmuz'a

Şehit düşen civanlar al bayrağa sarıldı
Harmantepe, şehidin kanlarıyla karıldı

Cengâverce savaştı bu altmışıncı alay
Rus ordusunu yenmek kolay olmadı kolay

Bu dünyadan cennete kapı araladılar
Sonsuzluğa koşarken yürek yaraladılar

Bebe(k)ler yetim kaldı, dul bıraktı(k) gelini
O gün milletçe kırdık ihanetin belini

O gün şanlı ordumuz Moskof'a ezilmedi
Bu mübarek hudutlar cetvelle çizilmedi

O gün bir ders verildi hesapsız azanlara
Binlerce selâm olsun destanlar yazanlara!

Yiğit askerimizin duyuldu şanı, ünü
Bizde kahramanların böyle olur düğünü

O gün zaman uzadı, yüzyıla döndü anlar
Büyük bir destan yazdı isimsiz kahramanlar

Sabahleyin Madur'dan güneş bir başka doğdu
Hürriyetin ziyası karanlıkları boğdu

Korkuyu korkuttular, ölümü öldürdüler
Kadın, erkek kız, kızan; milleti güldürdüler

Şükür, zapt edilmedi mazlumların kalesi
O gün dersini aldı Moskof'un sülâlesi

Anladık ki hiç kimse Türk'e kefen biçemez
O asil kanımızı alçak vampir içemez

Bir başka doğdu güneş, mübarek bir tan oldu
Şüheda sayesinde coğrafya vatan oldu

Kanlarıyla yazdılar zaferi dağa, taşa
Madur Dağı şahittir bu destansı savaşa

Allah yerde bırakmaz mazlumların âhını
Yüzlerce yiğit bekler kıyamet sabahını

Baharı düşlediler o ağır kışlarında
Hâlâ nöbettedirler şimdi dağ başlarında

29 Haziran 2025/Trabzon