Halil Çolak Şiirleri - Şair Halil Çolak

Yanar benim canım olan Karabağ’ım
Ermenilerce işgal edilmiş diyarım
Bir Türk olarak bu acıya nasıl katlanırım
Yetim kalmış Türk olan Karabağ’ım

Karabağ’ım Ermeni’nin elinden inliyor

Gönül dergahımda desen desen nakışsın
Benim gözümde eşi bulunmaz cevahirsin
Sen hanımsın hemde gönlümün sultanısın
Yarımsın canımsın sen can yoldaşımsın

Halil ÇOLAK 27.09.2008

Cana yardır, yaraya dermandır dost
Gönlünde her an yerin olandır dost
Her derdinin en büyük ilacıdır dost.
Düştüğün anda seni kaldırandır dost.

Dikenin gül olarak avuçlayandır dost,

Altınla bakır arasındaki farkını
Sarraf anlar arasındaki farkını

Ayağını bastıkça eritiyor karları,
Aşıyor azimle geçit vermez dağları,
Sırtında kıta yüküyle yürüyor Mehmetçikleri,
Bu toprak bizim, bu vatan bizim diyerek,

Aşılmaz denilen o sarp vadiler,geçit verdiler

Atandan kalmış olan kılıcımı iyice mende biledim,
Onu bütün gücümle vuracağım düşmanın bağrına.
Orta Asya’dan geleli ben mert düşman bulamadım,
Ne geçmiş ecdadımın çağında nede benim çağımda...

Savaşmaktan kaçınır namert ne kadar kahpe varsa,,

Hasretliğin ateş, yakıyor ciğerimi,kalbimi.
Tüm ruhum bedenim çekiyor senin özlemini.
Çok özledim her an bekliyorum,seni özlüyorum
Sana, kavuşacağım saniyeleride sayıyorum.
Adı doyumsuz aşk, tarifi güzelim sensin bir tanem!
Ben seninle varım hayatım çok geçte olsa anladım

Haline şükret gönül senden beteri de varken
Bütün acıyı unutursun secdeye varırken

Halil çolak10.122011
Ankara

Biz taş değil, kaya değil,
Ümitsizlik hiç çare değil,
Kötülükler bize göre değil,
Anlat dost derdini, derdini,

Yesevi dir bizim dergahımız,

Görülmedi millet böyle İki yüz ihanet,
Milletin gözü önünde yapılan ihanet.
Vurgunları ihanet, talanları da ihanet.
Açılım denilen melanet baştan ihanet.
Haksız yere askere hüküm salan ihanet.