Bir fotoğrafta kaldın sanıyordum önce,
Zamanla silinir, dedim, unuturum.
Ama anladım…
Sen silinmedin, sadece içime daha derin kazındın.
Gidişin sessizdi belki,
Soma’nın tozlu sokaklarında bir topun peşinden koşarken,
Ne sen vardın aklımda, ne hayatın bu kadar acımasız olduğundan haberdardım...
Bir bakışla tanıştık, bir selamla ısındık,
Ve farkında bile olmadan, seni tanımadan önce eksik olan yanımı sende buldum...
Çocuk kalbimle sandım ki, bu dünya artık benim için daha yaşanır,
Kimse hazırlamadı bizi bu kadar bilinmezle dolu sabahlara,
Ellerimizde planlar vardı ama dünya, planlardan çok daha hızlıydı.
Bize “gelecek” dediler — sanki elimizi uzatsak tutacak gibiydik,
Ama biz, hayalleri uygulamalara çarparken öğrendik kırılmayı.
"Sen ne olmak istiyorsun?" dediler,
Kimse duymadı beni sen giderken,
Oysa ben, içimden bağırdım… bağıra bağıra.
Kulağımda çınladı susuşun,
Öyle sessizdin ki, ölsem fark etmezdin.
Kader bazen öyle bir oyun kurar ki.
Tam güldüğün anda dalından kopar.
Sessizce gelir, en savunmasız anında,
Kalbinin en derin yerinden yaralar
Ellerin uzansa, tutamazsın.
Duvarımda izi kaldı, sessiz geçen yılların.
Bir hayale dalıp gittim, bakıp kaldım resimlere.
Yitip giden o günlerin yazarı oysa sendin.
Her şey bir masal gibiydi, sen kitabı bitirdin.
Gittiğin de yıkıldı bak içimdeki gizli şehir.
Ben sadece sevdim seni,
Ne bir hesapla ne de bir beklentiyle…
Varlığın iyi gelsin diye geldim,
Yanında eksilmeyeyim diye çabaladım.
Ama sen hep başka bir yerden baktın bana,
Kalbimle konuşamadın,
Eylüle beni sormuşsun, bu sabah,
Sormuşsun düşen yapraklara, unuttuğun adımı.
Belki duyarsin bir sonbahar akşamında,
Ben sana benzemedim diye böyleyim ya
Benzeseydim, çoktan bitmiştim.
Senden bi farkım kalmazdı, olsam senin gibi.
Yalanlara kefil oldum da, sana olamadım
Olmam da artık ne aşka ne hayaline kefilin.
Benim de bir gençliğim vardı,
Kimin ne yapmak istediğini anlayacak kadar, cahilim kendi dünyamda.
Ben, sen varsın diye geldim zaten. Sen yoksun, artık gidiyorum sahtekar insanların sahte düşlerinden.
İnsanız işte, kimin yüzüne gülsek, hint kumaşı değerinde fiyat biçiyor kendine.
3 kuruş etmeyen ruhlarını pazarladıkları sokak kaldırımlarında.
Bazen gözlerim kör, kulaklarım sağır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!