Kovulup ,atılır gibi
Beş on pula satılır gibi,
Sanki ; bir tabutta yatılır gibi.
Alır götürür kader treni,
Geçer feleğin tünellerinden
Bir meçhulün peşine ;
Takılır gibi.
Sabitlenirken ,dalgın bakışlar boşlukta ,
Daha da güçlenir evham
Derinlerdeki gizli korkuda.
Kerpeten kesilir dişler, kilitlenir çene
Açılmaz öyle ;
Birkaç solukta.
Ve..servise hazırdır yaşlar,
Göz pınarlarındaki olukta...
Her sigara ateşinde yakılır ,
Hüznün bir parçası.
Ne bir dost, ne bir yaren
Varsa yoksa , tek sermayen
Senin gibi sessiz, senin gibi yüklü
Bir gurbet çantası...
Bir gurbet çantasıdır bu
Doldur , doldurabildiğini.
Acını, hasretini, hayallerini,
Sevdalı yüreğini at içine.
Saflığını, yiğitliğini, gençliğini
At içine;
Garipliğini , sessizliğini.
Ne bileyim ben
Doldur işte sevdiğini, sevmediğini.
Madem ki ayrılık var
Doldur içine, al sende götür
Götürebildiğin kadar...
Doğduğun yer değil,
Doyduğun yer vatan demişler.
İnsan bu; kuş misali
Kah konar, kah göçer.
Lakin ;
Olmaz olasıca şu ayrılıktır
Yürekleri yakan.
Ve..gözlerdeki yaştır sonunda,
Bir gurbet çantasıyla,
Umuda akan...
Sizi bilmem ama , beni eskitti
Kendisi halâ sapasağlam.
Attım bir köşede duruyor.
Aklı sıra, bizim küçük oğlan
Doldurmuş içine oyuncaklarını
Şimdiden , gurbetçilik oynuyor.
Arif Vefik Çınar
26.02.2021 Bünyan / KAYSERİ
Kayıt Tarihi : 17.4.2022 23:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!