hava kasvetli yer ıslak toprak çamur
belli ki
gök yüzden sıkılmış bulut yere daha yakın
kim kırmışsa kalbini gözleri dolu dolu
dokunsan ağlayacak
belli ki çok üzgün çekip duruyor burnunu
gözyaşı çok yakın ha aktı ha akacak
oturuyorum Fransız balkonda fiskos masamda
seyrediyorum renkli camdan olup bitenleri
ara sıra gök gürlüyor nedense şimşek çakmıyor
şimşekte anlamış elektrik faturası pahalı
yağmur damlaları düşüyor tek tük cama
her damla sokakta kızak kayan çocuk gibi
kayarak ovalıyor bir birini
yetişebilse bilir im nasıl atacak kızaktan aşağı
her dakika sıklaşıyor cama vuran damla
düşen her damla bir melodi
beste harika
önce Mozart’ın “sihirli flüt”operası arkasından
Türk marşı
sonra ünlü müzik dehası Beethoven’den bir senfoni
nasıl anlatmalı bilmem ki
bu gün günlerden Cuma
diyorlar ki müzik hem haram hem günah
hadi oradan mı desem yoksa
daha uygun bir cümle mi kursam
bak Tanrının sazından dökülen nağmeler
nasıl da hoş geliyor kulağa
gözü kapalı dinliyorum yağmur sesini gök gürültüsünü
çok ahenkli çalıyor sazlar,
Do ile başlayıp Si’de bitiyorlar
ara nağmeler es’ler solfej hepsi yerli yerinde
doğa bir bestekâr, yağmur sazsa günah bunun nesrinde?
Kayıt Tarihi : 11.1.2019 17:09:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Cama vuran Yağmur damlaları ve verdiği ilham!

beğeniyle okudum
TÜM YORUMLAR (2)