Seni götürüyorum buralardan,
Gözlerimle,
Yüreğimle,
Zihnimle çok uzaklara götürüyorum.
Her gece bilinmez diyarlara giden bir otobüsün,
İki yolcusuyuz.
Yolculuğunda firarisiyiz.
Kim demiş handa konaklayacağız diye,
Gidiyoruz işte,
Dönüşsüz bir yolda,
Hansız,
Molasız.
Durup dinlensek
Bir çay içsek,
Sevdiklerimizle selamlaşsak telefonda icabında
Ama yok.
Durmuyor bir kere binince bu zalim otobüs.
Sende benimle geleceksin,
Mecbursun.
Bedenin kalsa da ruhun hep benimle sürüklenecek
Benim otobüs nereye ikimizde oraya.
Penceresinden el salladığımız.
Arkasından su dökülse de nafile olan otobüste.
Nerden nereye diyeceğiz
Çoğu kere.
Hep öyle demiyor muyuz aslında şu hayatta
Nerden nereye?
Neydik ne olduk?
Nemdin, neyim oldun?
Kader neler yaşatıyor insana,
Neler alıyor?
Neler veriyor?
Hangi otobüsten alıp,
Hangi otobüse bindiriyor?
Neleri sevdirip,
Nelerden soğutuyor?
Seni götürüyorum buralardan,
Gözlerimde,
Yüreğimde.
Biliyorum, sende istiyorsun
Çünkü aynı sevginin yastığına yaslamışız başımızı,
Ne kalkasımız var,
Ne uyanasımız.
Durup dinlensek hani,
Bir çay olsa
Senin ellerinden.
Otobüsün ne önemi kalırdı o zaman.
Mine Yılmaz Sevinç
20 Nisan 2023
00:44
Kayıt Tarihi : 24.5.2025 00:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!