gönül yorgun düştü
sırtından vurlmuş bir adamın göz pınarlarında
kurumuş bir umudun son ümidi
bir kelebeğin son analarında çırpınması gibi
ve dalında son üzüm salkımının çürümüş son tanesi
gönül yorgun düştü işte
hayatta yaşadıklarım hep bahane
Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Devamını Oku
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?