Leyla rüzgârla gelen bir fısıltı gibiydi.
Adımları, toprağın hafif titrediği yerde sessizce ilerliyordu.
Gölgeler uzamıştı; ağaçlar suskun, şehir ise neredeyse nefes almıyordu.
— “Gölgenle barışmadan, yoluna devam edemezsin,” dedi Leyla kendi kendine.
“Çünkü o, yalnızca arkan değil, içinde taşıdığın yüktür.
Ve onu kabul etmek, özgürlüğün ilk adımıdır.”
Cemil, Leyla’nın sözlerini dinlerken, kendi geçmişine döndü.
Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi
Aşktı o! Beni durup yenileyen
Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi
Oydu, dolu dizgin gidişime dur diyen
Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim
Devamını Oku
Aşktı o! Beni durup yenileyen
Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi
Oydu, dolu dizgin gidişime dur diyen
Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim



