Batık bir limana sığınmış
Yaralı balıklar misaliydin
Göründüğün gün gözüme
Ruhuna dokunan kederlerle
Yoldaş olmuştun artık
Buğulu camın ardında ninesi,
Dinliyor karda gelen sesini.
Buz tutmuştur ayağı, eli
Köpekler peşlemesin endişesi.
Bırakıp gitti bakmadan annesi
Çiçeklerin dili olsa kıskanırdı,
Alevden dudakların kızılını.
Kıskanıp dillense de yetmez,
Kelimeler hasetlerini dökmeye.
Denize nispet mavi gözlerin,
Harman zamanıydı aşkımızın doğum sancısı
Toprak köy yolunu toza bulayarak getirdi seni
Köyün aksi, hatırsız, ruhsuz arabacısı
Meydana toplananlar arıyorken kendine geleni
Ben uzaktan aldım sakladım gönlüme emanetimi
Nefes sesleri karışıyor geceleri birbirine
Her duyduğum nefes şükre sebeb Rabbime
Can sağlığı habercisi uykusuna yenik beynime
Küçük bedenlerimin varlığına delalet
Sessiz bir gecenin bastıran karabasanlarıyla,
Başbaşaysa insan unutulmuş mudur?
Kara duvarlarda acın unutulmak olmuşsa
Binlerce anı arasında.
Artık geceler unutulmanın şarkısı olmuştur.
Uyuşmuş bir beyin sana ne olduğunu
Gözyaşları, ağıtlar bir kana bulaşır.
Vatan uğruna
Vatan sağolsun demek nasip olmuştur
Dudağına
Kaç dudağa dua düşer, nurlu kapıya uzanan
Ellerle
Sırlar saklayan bir göl karşıda
Oturuyor sırrı uğurlayan kıyıda
Dert mi istek mi yolcusu o anda
Bilinmez gayba karışır onla.
Serin suları çeker içine
Yüzün derisi soyulmuş bir Türkmen kızı,
Zaten suçuydu,olması Türkmen kızı,
Vardı yoktu on ikisinde Türkmen kızı,
Yaşadı vahşeti Hocalı'da Türkmen kızı.
Ermeni dinler mi insan, kadın, yaşlı hiç?
Unutulmuş muyduk?
Küçük ıssız bir diyarda.
Duyulmaz mı olmuştuk
Bir gönül içinde
Hatırda zor bulunan
Bir anı mı olduk




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!