Giden Gidene Yurtsuz Konaksız

Söylemiştim
Adını ezber bildiğimiz akşamları
Mızrak gölgeleriyle ilerleyen
Meçhul sabahları söylemiştim
Bu hayatın ıssızlığı peşine düşen dekoristleridir diye
Söylemiştim
İpi elden bırakmamak gerekir yolun başı,
Gidilecek yere yeminliyse
Bulutlardan göçen yağmurlar misali
Rastlanan konaksız iskanlar
Buz tuallerine resim yapan pencerelere
Solgun seyirler bahşedip
Kırık buruk bir saatin suskunundan geçen zamanı
Söylemiştim...
Bir an gelir
Çalar kapı çıldırır
Değseler zaten içten içe yanan ateşleri vardır
Erir yıkılmaz sanılan dert yükü sıralı dağlar
Sökseler heybesinden
Ekşi tadında alıçlar dökülür düze döleğe demiştim..
Baka baka birbirine aynası şehirleşen siyahlar
Ve aşk adında ne varsa dost doooost
Giden gidene yurtsuz konaksız
Yakılmış bir çakmağın
Kıvılcımını belki küskün harama
Belki aksi hallere helale
Söylemiştim...aksi halde boşlayacaktır dönen kirmen
Hayatı diklerde tutan sarmaldan
Kendi tükrüğünde boğulma harcına evi ocağı
Aşk deryasında suyu yüzemeyen denizin...

Seyfi Karaca......Kasım / 2004