utanılacak yüzlerin ilgin sisindeydiniz yabancısız sahipsizliğiniz ve düş kırıklığınız arttıkça yalnızlığınızla siz
aşağı metre uçurulmuş çimlerin izinde gelecek vadedemezdim size kazınmaya başlayın uzun sürecek yolculukta
odalar arası koşan ölümün sıcaklığı henüz kalkmadan bir ben doğurun son kez avuçlanmayı beceremeyen
iğdiş gözlerinizin değdiği yerden sorgulayın kaç kişiyiz
döşünden kalkıp mutluluk sayıklayan biz
randevusuz dilenik günler kelepçeledik geç beklenilenler bana iltifat niye eder
yaşam artık bana çok geç kalınmış iris gibi bakar kan yuvarlar bedenlerimin değişkenliği
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan