Topyekün,şu mahalle...
Benim...dedi. Mersedesli,
Kel,kerli felli,iyi giyimli...
Göbekli adam...yaşlı gecekonducu
Abdurrahman Efendi’ye...
-Ama...Beyim...Ben,
Yıllarımı verdim,bu viraneye...burası evim...herşeyim...
Soyguncu soysun da, vurguncu vursun
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.
Devamını Oku
Sen ana karnında boşa durursun
Doksan günde çık gel, dokuz ay dursun
Doğmaya gayret et, doğmaya bebek
Sonra geç kalırsın yağmaya bebek.




O kadar içten ve olduğu gibi yazmışsınız ki, kendimi sanki onların yanında konuşmaları dinler vaziyette buldum ve çok etkilendim . Yüreğinize sağlık muhteşem bir anlatım olmuş
Saygılarımla
Gülay Oğuztürk
Mezar taşıma yazacaklar. Bahçe dedi dedi edemeden öldü. Tebrikler şiire. Sevgiler
Müstakil evlerini üç kuruş uğruna yapsatçı
tayfasına verip kendi betonlarının içinde boğulanlara güzel bir ibret vesikası..
Baba evini zamanında bende verdim, şimdi bahçe yerine balkonda karga gibi oturup komşunun kiremitlerini seyrediyorum..Teşekkürler şair.
sevgi ve selamlar.
Çok içten ve anlamlı bir yorumlama ile harıka bir çalışma olmuştur.Tebrik ederim. sayın Ekrem Bozkurt.
Mürsel Adıgüzel
Ne kadar içten ve mert...
Çok...
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta