Ben gitmek zorundaydım.
Ama kıyında kaldı esintiler;
susturulmuş dalgalar gibi
sana dönmeyi bilemediler.
Alize saçlarını buldu,
ben sadece kokunla sürüklendim.
Bir adaydın:
atlaslarda çizilmiş ama
hiç çıkılmamış bir rota gibi.
Gözlerin,
gecenin en yorgun yıldızında saklıydı.
Baktıkça soluyordu gökyüzün.
Ben giderken,
bir sessizlik kaldı geriye,
tıpkı denizin sarhoş ettiği
kıyılar gibi.
Şimdi yakamoz değilim belki,
ama zemheride unutulmuş bir çiçeğim
teninde.
Dizlerine dokunamadım,
ama dizelerin her hecesiyle
iyileştirmek istedim seni.
Alfabemdin,
ama dilim sürgündeydi.
Gözlerinle uzağa atıldım.
Söyle,
hangi yıldız bana kucak açar?
Çünkü benim içimde hâlâ süzülüyorsun,
kanatlanıp bir yakamozun kalbinden,
yıldızsız başka galaksilere.
Kayıt Tarihi : 9.6.2025 12:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yakamoz Gecesine karşılık yazdığım bir şiir veya devamı olabilir, herhangi bir şey düşünmedim bu konuda.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!