buğulu camlarda
dirilince sabah
akşamlardan, gecelerden,
senden uzağım fürüzan
içimde tüter hava,
renk, eda, iklim
gökyüzü dökülmüş kaldırımlardan
ahşap evlerden gölgeli sokaklardan
koyu yeşil bahçelerden
birde sen geçersin
adın gibi
kaybolup gidersin uzaklara doğru
bilmediğim bir mevsimin içinden gelen kişi
onlarca zaman beni pençesinde inleten kişi
tanımadığım diyarlardan ,kentlerden
binbir gece masalından
o beyaz gökten
emirgan mı erguvan mı bilinmez
sirkeci garından
galata kulesinden
bana kaybettiğimi getir fürüzan
fürüzan bitmeyen bir masal
fürüzan sönmeyen bir şafak
fürüzan bir efsane
fürüzan bir destan
eyüp de soluklanan bulutun gölgesinden
o yokuşun başından
bana bir fürüzan getir
yemin ettim bu akşam
o sarı saçlarına el sürmeyeceğim
sendin mahalle mahalle örtündüğüm
sendin köşede sedef kakmalı o udun
tamburi cemil beyin çaldığı
eski plakta
o hüzzam şarkı
bir gül dalında, dağ zambağında
cumbadan avluya sarılan o sarmaşıkta
denizle omuz omuza
boğazı yarılayan o kayıkta
ama dur bekle
acele etme
güneş tepelerden gitmeden önce
gelme
fürüzan…
redfer
Kayıt Tarihi : 25.6.2024 18:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!