Konuşamadık…
Harfler döküldü avuçlarımızdan toplayamadık.
Getiremedik kelimeleri yanyana,
Bir cümlede bile buluşamadık.
Yerli yersiz işaretler kullandık,
Nokta koyduk anlamlı satırlara
Mavi bahçelerinde dolaştım gecenin
Hatayi, penç, goncagüller topladım.
Baharı bekledim tüm kış
Pencerene bahar dalı koymak için
Yüreğimin koruyla yaldızladım seni İstanbul!
Gözlerim yandı aldırmadım...
betonlaşan şehirlerde kaybolan mabedler gibi
kalıplaşan ruhlarımızda yitiyor hissiyatımız...
gülüşün gıdıklar güneşi
ağlayışın susturur yağmurları
sana masal anlatmasam bu gece
bir şiir yazsam kirpiklerinin ucuna
ölümünde bile bir estetik var doğanın
dalda kalan birkaç yaprak
espri katıyor sonbahar sonuna
ben de öyle ölmek istiyorum...
bir kitabın kapağına yakışırcasına gülümsedim
bu yüzden uzaklaştı benden homurtulu kalabalık...
ince ince kar yağıyor şehre
incecik serpiliyor aşk yüreğime
seni sevdiğim mevsimdeyim
çocuklar kartopu oynuyor bahçede
köşede dimdik duruyor kardan adam
siyah sarmaşık gülleri dolanmış aya
bir ışık ararım gözlerinde, göremem
kutsal bir fanusa koydum hislerimi
okunaklıydı harfler dileseydin inanırdın
kaybetmemek için umudu çiçeklere nakışladım
hazanda yeşilde sen varsın yaprakların
biraz sevinç biraz hüzün ve düşlerimiz
içimizde delice bir umut yeşil bakışlarına geldik
karşılıklı dertleşir kilitbahir ve çimenlik kalesi
tarihi yalnızlığına geldik
mevsimden mevsimi seçer gibi
ateşten ateşi içer gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!