Gün döndümü geceye
Kalbindeki fırtınaları sal.
Durma! Adımı dök heceye
Beni kırmayı marifet bilen yar.
Sağanakları arttığında gözlerinin
Durun!
Vurmayın bıçağı yeşil tenine.
Maç oynarken düşmüştüm de dizim nasıl kanamıştı?
O'nun da bağrında aynı renk,
aynı acı oluyor her seferinde.
Gün olur kafam atar önüme geleni bozarım,
Gün olur durmaz coşar gözyaşlarım, ağlarım.
Gün olur durgun gibi görünsem de ben,
Burnunu üşüten rüzgara bile kızarım.
Bazen taze bir yapraktır sonbaharım,
Keşke hiç büyümeseydim ben.
Keşke hep anacığımın kucağına sığacak kadar,
babacığımdan utanmadan,
sıkılmadan harçlık isteyecek kadar küçük kalsaydım hep.
Keşke...
Keşke diyorum çünkü,
Yanmak mı istiyorsun arkadaş?
Bir aşık ol o zaman.
Başının yangını mı daha iyi,
kalbininki mi anlarsın.
Hasta olmak mı istiyorsun arkadaş?
Yine bir aşık ol sen.
O gün çok zor geçecek...
Her sabah aynı saatte çalan telefonun çalmayacak o gün.
Her gün '' günaydın sevgilim '' diyen ses o gün duyulmayacak.
Her telefon,
her kapı çalışında kalbin öyle büyük çarpacak ki
gelenin ya da arayanın O olduğu umuduyla...
Yeter artık!
Bıktırdın, baydın beni.
Şimdi şimdi anlıyorum,
size neden BAYAN dendiğini...
Efkarlıyım meyhaneci yine bu akşam,
Sevgilim terk etmiş, beni kahretmiş
Bunca çaba, bunca emek ardından,
Yaban ele o kendini yar etmiş.
Doldur meyhaneci, bir kadeh daha içelim,
Ben İstanbul'u gördüm.
Sulukulesinde çingenesini,
Taksiminde fahişesini,
Bakırköyünde dengesizini gördüm.
Ben İstanbul'u gördüm.
Bazen saçmalarım da şöyle,
yazasım gelir birşeyler.
Hiçkimse anlamaz,
ben de dahil.
Karmakarışıktır yazılar,
karmakarışık olur akıllar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!