İç güveyden, halliceyim.
İçim loş, dışım mayhoş.
Kah sakin, kah deliceyim.
Beynim keş, yüreğim zerhoş.
Yıllarca çalış ha çalış.
Ah güzelim gençliğin baki kalmaz,
Ellerin, ayağın buruşur bir gün.
Sanma! Buğday benzin sararıp solmaz,
Yüzündeki hatlar kırışır bir gün.
Hayalde belirir eski davalar,
Yürü dünya kanmam sana,
Yol tümsekten aşar bir gün.
Meded deyi dönmem sana,
Rüzgar tersten eser bir gün.
Mevlaya sonsuz saygımız,
Sınava tabidir şu fani dünya,
Haram lokma ile barınmak boşa.
En tatlı yerinde biter bu rüya,
Baki kalmak için direnmek boşa.
Ömür akıp gider gülüp koşarken,
Ömür dediğin bir kısacık yoldur,
Sabreyle günaha girme boşuna.
Dostluğun tek ilacı tatlı dildir,
Kalpleri incitip kırma boşuna.
Merhametin yoksa garibe karşı,
Yeryüzüne bir bina örmeyince,
Oturup içinde kalınmaz imiş.
Fani beşer yokluğu görmeyince,
Varlığın kıymeti bilinmez imiş.
Seneler geçer ah ile vah ile,
Bu ne biçim dünya gardaş, bu nasıl bir düzen,
Teraziler denge yitirmiş, bozulmuş mizan,
Böyle miydi, Hak teâlânın kurduğu nizam,
Şaşıyor insan, ne akıl alıyor ne izan,
Kimi kuruşa muhtaç, kimi yağlı yutuyor.
Aşktan yana sönmüş umut ışığım,
Hazin şarkılar da sensin bu akşam.
Çal üstadım çal, bir yareli aşığım,
Mızrabın derdimi yansın bu akşam.
Ey saki, yaklaş yanımdan ırama,
Dertlerim kederlerimle saf tuttu,
Geçmişi önüme kustu bu gece.
Kanlı gözlerim uykuyu unuttu,
Gönül Şahlandı, dil sustu bu gece.
Daldım bir meyhaneye herkes sarhoş,
Kahrolası şu yalancı dünyada,
Yaşadım ve lakin haz bulamadım.
Kırk altı yıl yürüdüm bu deryada,
Kaybettim yönümü iz bulamadım.
Hayal ettim bir dünya yapısını,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!