dokunuşunun esintisi sarstıkça ruhumu
perdahsız dizeler saçılır ömrüme
ey hayat!
sözcüklerin raksı basar dallarımı
yola düşer suskunluğum
yarin bağındaki üzümlerden süz şarabımı
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Ağlamaklı Eylül'ler, saçları okşandığında kimbilir nasıl tebessüm çiçekleri gibi renk verirler...
Elinde Eylül çiçeği ile karşılamak yaşamı, savrulan gökyüzüne inat.
Şiiriniz çok güzeldi sayın Suna Hemengül...
kana kana içtim zehrini pınarlarından
ey hayat!
BAZAN BİR YAZI YAZILIR YAZMAK İÇİN...
BAZAN DE YAZI OKUNMAK İÇİN YAZILIR...
BAZANDA İÇİNDE YAŞAMAK İÇİN YAZILIR..
BU YAZI DA İÇİNDE YAŞAR GİBİ OLMAK İÇİN YAZILMIŞ...
MUSTAFA YILMAZ
ANT+10
eylül semahından ruhsal döngüler güzeldi tebrikler saygılar selamlar
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta