Öz Özlüde gezdi, Ulu buluşma,
Musa, İsa,Mu ahmet Ona baktı.
Işındı yürüdü, ışığa koşma,
Akıl eremez ki O sıra yetti.
Ne deve vardı, ne ortada burak,
Topkapı sarayını gezen Tumasla,
Sultanların mahremi de pek fazla.
Koca İmparatorluğu nasıl bitirdiler,
Dörtyüz cariye halvete hazırdılar,
Hayat pınarının başında mıydın?
Ecel şerbetini içerken Fatma.
Esmer mi,Kumral mı,sarışın mıydın,
Kına yakıldı mı göçerken Fatma.
Sevmiş miydin? varmıydı sevdiğin,
Çektiğim bu cevru cefa,
Süremedim zevk-i sefa,
Mazlumun hakkın müdafaa,
Edenler hep dar'a yandı.
Gelmedi baharla yazı,
Gel dost zevkine uyarak gezme,
Attığın adımı sorarlar birgün,
Öyle bildiğince okuyup yazma,
Açık defterini dürerler birgün.
Yalana muhalif ol,gel sev gerçeği,
Gönül şehirimde tahtın tacınla,
Bilemedim viranede ötersin,
Doymadan aldığın onca bac'ınla,
Gül içinde dikenleşir bitersin.
Eylediğin bunca cevrile cefa,
Bana;
'Sevda çekme' derler!
Kalpsiz olmam gerek..
Çekmemek elimde değil,
Kalbimdedir, aç!
Sen;
Ey sevgimi taşıyanım,
Derdimi kaşıyanım.
Seni sevmişliğimin,
Bir garipçe yerindeyim,
Duygularımın derinlikleriyle.
Munzurundan alır suyun,
Eşi varmı güzelliğin,
Giymiş beyaz gelinliği
Yağdırırım kar Ovacık.
Eksik olmaz senin karın,
Şu dünyaya geldim yaşamak için,
Yeşermeden soldum dökük çürüdüm.
Sarpa vurdu yolum,ödedim bac'ım,
Direndim,didindim darda var idim.
Yaprak açtım,çiçek açtım dalımdan,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!