Dikilir resmin karşımda
Ayaklanır gözlerin
Süzülür üstüme bir hüzme
Tutuşur hüzünle
Düşer bir top çıra
Çınlar göğsümde.
eşiğe varana kadar
beşikte olduğun günleri de hatırla...
yürüdüğü yolları unutma
minik adımlarının..!
şimdi, büyüdü adımların;
Bir keder dalgası sardı gönlümü
Neden böyle hüzün kaplar içimi
Kime söyleyeyim ben bu derdimi
Düğümlenir yaşlar gözümde, çözülemem ki!
Sabahlar soğuktur, akşamlar ayaz
Dün akşam, şiir yazmıştım sana içimden
Kuş tüyünden yumuşak yastık türünden...
Kan uyku derinliğinde, sıcak ülkelerimden
Getirmiştim sözcükleri, en tatlı dilimden!
Sabah oldu, gün ağardı
Sen gönlümde açılan beyaz yelkenli!
Sen, mavi ummanlarda görkemli...
Sen, eşsiz; sen, uçsuz bucaksız
Sen, benim derdim, tasam, davam
Sen, benim dört başı mamur
Ay yüzlü sevdamdın şüphesiz!
Ana dolu; Anadolu, yiğit dolu, mert dolu...!
Şehire göçünce bir Anadolulu;
Anaları ağlar oldu, ağu dolu...!
Yiğitleri (nan) ekmeğe kul oldu
Karnı doymayınca çakal, kurt oldu.
İkitelli’nin
Ne dağı dağ, ne tepesi tepe
Ne bakarsın uzun boylu
Ufkuna kısık gözlerle
Ne dayarsın sırtını bellerine
Dizlerin kesilince
Büyük harflerle söylüyorum;
Pişmanım,
Artık
İnsanları
Eskisi gibi sevemediğime!
Gün, demini almış
Kor gibi aleviyle
Bırakır suya eteklerinin rengini…
Eritir özünden
Dağıtır gökkuşağı harelerini...
Gözlerini yummak için
Seni umursamadan yanından geçeceğim
Zamanı bekle!
Ağulu bir ok gibi kıvrılıp sinemde
Ebedi, kirpiğin aralı kalsın!
Esma cım uzun zaman sonra döndüm.. sana ulaşamıyorum.. gel yine.. sevgiler..
diyecek hiçbir şey bulamıyorum, ben şair değilimki yuregımdekılerı yazıya dokuvereyım.
Sözcüklerle oynamayı seviyor Esma,hayatla dalga geçmeyi.Zaten şairin işlevi de bu değil midir,çaktırmadan sezdirmek ve bunu çok güzel koyuyor yazdıklarında, söylemiyle,töresiyle Anadolu tatları da katarak şiirlerine..
Kalemine kuvvet diyorum sevgili Esma..
Sevgilerimimle
Mim Kemal Ert ...