Canım,
Sana hitap şeklim çoğu zaman değişir. Yirmi üç yıllık evliliğimizde, bazen canım, bazen hayatım dedim. Bence, sıfatların hiçbir önemi yok. Önemli olan, benim sana baktığımda, yüzümdeki gülümsemenin şeklidir.
Sana, bugüne kadar hiç mektup yazmadığımı fark ettim. Hiç yazmamıştım. İlk kez, sana bir mektup yazıyorum. Yazmadım, yazmak için ayrı yerlerde olmamız gerektiğini düşündüm sanıyorum.
Evlendiğimizde, sen askerde değildin. Üstelik başka bir şehirde de çalışmıyordun. Hep yanımdaydın. Allah da göstermesin yine de. Ne ben evi terk ettim, ne de sen terk ettin. Yirmi üç yıldır, el ele, göz gözeydik. Uzun yıllarda, bu şekilde kalmak istiyorum seninle. Son nefesime kadar.
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var