Aşk-ı kıyama bir sismik izafet
Sebebi inkâra şerh düşen afet
Mil çektiğim gözde kaldı zarafet
İzahı memnudur ifası hicvi
Meddücezir rüştün sefası ulvi
Bıraktın dünyaya ben gibi eser
İz olduk biz olduk tiz olduk babam
Karlı dağın yeli yine sert eser
Uz olduk buz olduk tuz olduk babam
Her derdi seninle beraber aştık
Tafsilatı idam bir günah gibi
İçindeki yangın derde ah gibi
Dünyanı yöneten padişah gibi
Mehtabın ışığı düşer izbene
Mahlûkat kapılır hep cazibene
Feverandır nidan coşkun sel gibi
Değer bedenime sanki yel gibi
Öyle uzaklardan bakma el gibi
Esti bana yine seherin yeli
Değmesin eline bir elin eli
Anlatırım sözü işlerim seni
Ezeldendir sevdam sanma ki yeni
Koydum bir kenara bıraktım teni
Yıkarım otağı beklerim seni
Eshat
Kalbimin kalbinde olur ihtilal
Gözünden gözüme aşk düştüğü an
Gecemde en güzel yıldızdır hilal
Sözünden sözüme meşk düştüğü an
Yüzünde nurludur yanağın al al
Kırılır azizim elinde maşa
Hadi git yoluna sen paşa paşa
Ne sandın kendini sen tövbe haşa
Gidersin güzelim sende gidersin
Ne etsen kendine kendin edersin
Müphem bir gidişin yek hikayesi
Çiy tanesi düşen ömrün sayesi
Müşküle ibrazın meçhul gayesi
Neşriyata revnak oldu odağı
Pervaya seyyahtı en son adağı
İnfiale gebe duygu firari
Mülteci imgeler yıllara sâri
Aşınmış telaki gönülden ari
Yakmadığın salda kaldığın o gün
Tahammüle girdap geçen her sene
Kimi hece yazar kimi de serbest
Eder kalemini herkes kendi test
Okuyunca olur yüreğimiz mest
Gönül ocağının yeridir defter
Şahsına münhasır her kelam enfes
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!