bir gün
bana da mikrofon uzatılır
sorulursa dünyanın hali
ey güzel insanlar
kulaklarınızı tıkayın
gürül gürül akan ömür yaşadık
ama az, ama çok, ama yaşadık
ayrı ayrı dinler, diller içinde
ölmek için biz ne günler yaşadık
her anlatılana inanır
her denilene kanardı
gün olur Musa`ya
gün olur İsa`ya inanırdı
hem meraklı
hem korkaktı
ölüm tüten derinliklerden
ekmek kokulu
kömür yüzlü adamlar geldi
terin tuzunu çalanların
yüzüne tükürdüler
gittiler...
konuştuğunda mangalda kül kalmazdı
evleri hanları
yatları katları olsa da
özel mülkiyete karşıydı
emekten
emekçiden yanaydı
ömrümün son demindeyim
hâlâ tek heyecanım sensin
beni sana esir eden duygularımın
aklıma ihaneti bitmiyor
ben "seni sevmiştim" dedim
sen cümle aleme
"beni seviyor" demişsin
kolay değil
bugünü düne dönüştürmek
bunu da başardın ya
dereler ırmaklarla
ırmaklar nehirlerle buluşur
nehirler denizlere
denizler bulutlara
bulutlar yeryüzüne akar
doğa daha bir umutla emzirir toprağı
çocuklarımız
bakmaya kıyılamayan
kıyıp da bakılmayan
aç kalan
umursanmayan
savaşlarda
dürbünün tersinden her şey uzak görünür
bugünün işleri yarınlara bölünür
ölüm denen o yolcu sensindir aslında
sendeki sen bile sana uzak görünür
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!