Ne yazık bu sabah doğmadı Güneş,
Sonsuzluğa doğru battı Ozan'ım.
Başbuğ'a evlattı, Muhsin'e kardeş;
Ecel şerbetini tattı Ozan'ım.
Meyletmedi servet ile paraya,
Tam yetmiş bir yaşını,
Padişahım çok yaşa.
Bizde çalak sazını,
Padişahım çok yaşa.
Çok şükür seninleyiz,
Şu politika denen melanet,
Tepesi yalandır,düzü yalandır.
Göstermedi milletime selamet,
Vââdi yalandır,yüzü yalandır.
Birinin yoktur birinden farkı,
Deme bana sakın bu para nerden?
Ecücük çalınca oldu be reis.
Saf sütün içine Şurdaki sudan,
Ecücük katınca oldu be ReiZ.
Yasa düzenleyip kimse bilmeden,
Saldırıyor ağzı salyalı yine,
Sağlam tutun tasmasını şu itin.
Daldı yine sürülerin içine ,
Sağlam tutun tasmasını şu itin.
Gece açık, gündüzleri bağlıdır,
Saki hele doldur be aşk şarabın,
Alalım felekten pay bizden yana.
Aha cigaram burada çakmağım,
Ücrete mukabil say bizden yana.
Erdal
Bura dost meclisi,burda içilir,
Doldur çayı, demli olsun be saki.
Bu dergahtan ilim ile geçilir,
Doldur efkarım son bulsun be saki.
Erdal
Dik durup yapmadan yalpa,
Gel akıllı ol diyeydin.
Sayın reis şu turampa,
Bak Haddini bil diyeydin.
Şu Beyaz saraya girip,
Bu sabahta gördüm o bet yüzünü,
Duygumu yitirdim senin yüzünden.
Bir iğneydi sanki bana her sözün
Saygımı yitirdim sen konuşurken.
Ömür tezgahımda seni dokudum,
ilmek ilmek nakışında sen varsın.
Hep seni söyleyip seni okudum,
Her hecenin çıkışında sen varsın.
Sanki her tarafta senin izlerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!