Tam “onikiden” vuruşumsun sen.
Zaman/zamansızlığımın ölçüsü
Sana, senin kollarına - ve - var oluşuna - motiflenirken
keten tohumunun dantel örtüsü
Ne çıkar fincanın kulbunda kurumuşsa – (unutulmuş mu ne?)
Acemice uydurulmuş eski bir falın kalıntısı.?
içimde bir merak
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı
Devamını Oku
öyle bir merakki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve
dostu düşmanı




Bir tek sen verebilirsin kum tanelerine yüreğinden kristali
Bir tek ben zaptedebilirim ufukta ki kasede demlenen o kızıl rengi
Gerisi boş...... gerisi...... sadece rüzgarın uğultusu.
Çok güzel
Kutlarım
işte bu yüzden içimi acıtıyor / olası nazar değişlerin korkusu.
tebrikler çok güzel
Tebrik ederim Mine Hanım
güzel bir anlatım olmuş
Selamlar
Bir tek sen verebilirsin kum tanelerine yüreğinden kristali
Bir tek ben zaptedebilirim ufukta ki kasede demlenen o kızıl rengi
Gerisi boş...... gerisi...... sadece rüzgarın uğultusu.
Tebrikler , güzel bir şiir okudum.
Çok ama çok güzel bir anlatım. Kelimelerin kadri böyle bilinmeli işte. Okuyunca çok kolaymış gibi gözüküyor ama işte herkes sizin gibi bilemiyor.
Yürekten Tebrikler:)
Bu arada tekrar okudum şiirinizi ve hiçbir şeyin yerini değiştiremediğimi fark ettim birden ve işte budur anlatmak istediğim.
Birde Can yücel'in bir benzetmesi geldi aklıma:)
'Bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü yürekler. ...... Zaten aşklar da ayakkabılar gibidir...'
Yine daldan dala atladım değil mi? :))
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta