Yürüyorum bir gece ayaklarımı yakan asfaltta.
Yalnızlığımın çölünde suya sokuyorum ellerimi, öylece.
Ve başlıyorum senden geçen köprülerde biriken karları kazmaya…
Bazense Konstantinopolis treninde yuvarlanıp gidiyorum gönlümce.
Sesini her duyduğumdaysa sevgilim,
Yangınlarımı dağın en tepesinde kargaların bağırmalarıyla tertipliyorum.
Parmaklarının gölgelerini görüyorum kirpiklerimde,
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



