Çinlilerin ürettiği
Bir mal gibiyim
Sağım solum belli değil
Sevdiğim birkaç
Allah’ın kulu
Tavaf ederim kulaklarında
Bir ceviz ağacı olsam
Köyümün meydanında
Dokunsalar dallarıma
Ne de çok ihtiyacım var
Dokunulmaya
İnsan her şeyini
Her sabah
Yeni bir güne başlarken
Fırından yeni çıkmış
Bir yanı yanmış
ekmek gibi olurum
Gözlerimin damarları
Neşet baba çalıyor telefonumda
‘’Yazımı kışa çevirdin’’ diyor
Tam bunu söylerken bülbül sesiyle
Evinizi kolaçan ediyorum gizlice
Seni görürüm belki diye
O sırada Neşet baba nakarata giriyor
Şimdi kendimce söylüyorum:
Neden bu kadar geç buldum seni?
Senden başka ne arıyordum
Ya da ne bulmak istiyordum
Olsun er de geçte olsa yanımdasın
Aklımda,kalbimde ve dilimdesin
Şehrin gözlerini kapatmışlar
Gece,yüreğimdeki sızının kıvılcımı
Yaralarımı saran şiirleri
Kaynar suyla karıştırıp içtim
En sevdiğim dizeler bile seni sormakta
Su dökmüşlerdi ardından oysa ki
Sessizlik bürünmüş alacakaranlıkta
Sensizlikte bu saatte vurdu yüreğime
Ben seni görmesem beş dakika
İçimde atomu parçalayacak bir güç doğuyor
Kafa tutacağım şu halimle dünyaya
Ama sırası değil şimdilik sevgilim
Karşılaştık mı ikimiz bir düğünde
Kendi düğünüm sanırım hep
Gelinin yüzünü seninkiyle
Damadın yüzünü benimkiyle değiştirip
Hayaller havuzunda yüzerim
Hayal havuzundan çıkıverdim bir anda
İstanbul bugün benim için ağlıyordu
Birlikte yarışıyorduk
O üstüme döküyordu damlalarını
Bense mısralara
Rıhtım’dan iskeleye doğru
Hep abimi düşündüm
Bir teli kopmuş
Saz gibi
Amacını yitirmiş
Büyükçe bir kolonun
Arkasına atılmış
Sigara izmaritleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!