Ruhumun ezberlerlerini değiştirdiler
nerdesin ..
Kayıp mı oldu bedenin
Ceylanlara mı katıldı gözlerin
Kim daha çok özlüyor kimi
Benim açık kalan yaram sensin
Sahte bir labirent gibi
Bir dolanıp bir durdu
Kavgalar gördü
Umutsuzluklar ve
Buruşuk yüzler gördü
Tenin şarkısı bitmişti
Suların ardına takıldı topraklarım
Kurudum öyle kurudum ki
Bir mevsim gecikti benden sanki..
Kan revan bir iç savaşımda
Kaybettim şiirlerimi
Bulun beni unuttum adımı
Sana yalnız sana...
Bununla başlamalıydı
Bütün o kutsal kitaplar..
İsmini senden almalıydı cennet,
Sevgilim Yüzünde bin yılın ayetleri var
Ama ne olur ölümü konuşmayalım
Rengini kirazlardan alan,
iki tepeye benziyor yanakların
Alın çatında kahraman askerler
Yeni bir savaşa (zamana) koşuyor ..
Erirken süslü evlerde mum
Ve bir nehir kollarını açmış gidiyorsa
uzak bir bilinmezliğe önünü görmeden
Ve durgunlaşıp sonra çağıldıyorsa
Ve Bazen kirlenip bazen temizleniyorsa
O artik insandır...
Bir İntihar akşamında
ucunda bir damla gözyaşıyla
Sisli bir İstanbul sabahında
kendini boşluğa bıraktı
karanlık başladı evlere
bir keman inceden inceye
Kulaklarına sessizce söylüyorum
Kadınım, bütün ihanetlerin rengi aynıdır:
Bilir misin ..
Kalenciğe kar yağıyor sevdiğim
Dalda duran serçe
Gördü kırılan kalbimi
Anladı içime saplanan acını
'Rüya bütün çektiklerimiz' demişti şair
uzadı hasretin uzadı bendeki iyliğin
Keklik sürüsu geçti bulutlardan
Kıvrandığı yatağından süzülürken zaman
Dar anlamda trajediydi gökyüzündeki
Geniş anlamda bir mecburiyetti.
Telaşın adım adım küçük ruhlardaki yansımasıydı elimde kalan




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!