Kalenciğe kar yağıyor sevdiğim
Dalda duran serçe
Gördü kırılan kalbimi
Anladı içime saplanan acını
'Rüya bütün çektiklerimiz' demişti şair
uzadı hasretin uzadı bendeki iyliğin
Keklik sürüsu geçti bulutlardan
Kıvrandığı yatağından süzülürken zaman
Dar anlamda trajediydi gökyüzündeki
Geniş anlamda bir mecburiyetti.
Telaşın adım adım küçük ruhlardaki yansımasıydı elimde kalan
İncelmiş bir bedende eriyor can
Yüreğim darma-duman
Ellerim bir ağaçtan kesik
Kanıyor durmadan ...
bağırıyorum geceye
Beni bir bilinmez gibi anlatır bu gece
Karanlık ve gözyaşım şimdilik kardeştir
Ruhum bedenime sığmıyor
Kırıldım yenildim ve yoruldum.
Hep aynı bedende sana vuruldum
Kalbim çırpınma
Adın iki kelimeden oluşsaydı
Bu kadar korkmazdım senden
Sana Harf harf yenilirken kalbim
dudaklarımın kalelerinde kuşanmazdım
Nedir bu kemiklerimdeki ince sızı
Kırgın bir ağıtla
Kırılmış bir kalp yere düştü
Kırgın ağıt bendim
Kırılmış kalp sendin...
Yaralı bir ceylan
Ellerim ellerim ...
Yarım bir dünya içindeyim
Dağınığım.
Bir kabusta gibiyim
Neşelerimi hangi rüzgarlar aldı
Hangi tufan dudağımda ki izini denize saldı ..
Gözlerin bir okyanus sanki
Öyle güzel aldı ki beni
Bir sandal gibi dağıldım içinde
Sonra sustu gökyüzü ay sustu
Bir tek karanlık konuştu
Seni benden alan karanlık ..
Tanrım;
Senin atlasın kara bir nehire karıştı
Kirlendi duvarın bulutlar uğramadı
Zifiriydi yollar ay siyaha boyandı .
Sevgili dediğin bir mektup
Metin ol ömrüm söyle
Duyanlara ve dinleyenlere
Sıralı bir kartpostaldır
Ömrümün bu acayip günleri
Kırılmış ince yüreğim
Maktulüm belli ...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!