İnsanoğlu doğduğu an yaşlanmaya başlarmış. O taptaze, narin bebek teni, o kendine has kokusunu yayar koklandığında. Günler geçtikçe bu taze deri kalınlaşmaya, sertleşip gerilmeye de başlar bilirsiniz. Dişsiz damakları ile ancak püre benzeri, ıslatılmış besinlerle doyurulur bebekler...
Zamanla kaslar, kemikler gelişir, saçlar uzar, bacaklar yürümeyi, eller tutmayı, kollar sarılmayı öğrenir...
Dişler çıkmışsa, ağıza götürülebilen herşey ısırılmak, çiğnenmek içindir.
Gözler tarayıcı, kulaklar ses avcısı, beynimiz ise öğrendiklerimizin deposudur.
Gülümsemek önceleri bilinçsiz kas hareketleri, ağlamak ise açlığı ya da rahatsızlığı ifade biçimidir. Duyguların dili öğrenilinceye dek...
Seziyorum ki kaçacaksın..
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
Devamını Oku
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende