Ömer'in bende emaneti olmasa,
Alacaklılar dikilirdi kapıma.
Sakırgalar bayram ederdi, geceleri.
Buğz nöbetlerine, meylederken çocuklar,
Bitmeyen kahkahalar atarlardı.
Hep ona ulaşmak için dikilen binalarda,
Refahlı duyguların, tutsağı olurdu ruhlar.
Bense yıllar yılı gözüm gibi baktığımın,
Hiç de gözüm gibi olmadığını,
Nereden bilecektim?
Aynı aynaya bakarken onunla,
Bakacak yüz buldu diye,
Sevinecektim.
Ömer'in bende emaneti olmasa,
Daha yoğun anlatırdım her şeyi.
Mecburi gülümserken hem de.
Kalender adamların, en büyük vasfı budur.
Hatıra baskınına uğrarken bile,
Gülümsemek, boyun borcudur.
Ömer'in bende emaneti olmasa,
Vazgeçerdim mücadele azminden.
Mağlubiyet, en iyi ikramiyem olurdu.
Netice, önceden tayin edilmiştir.
İyi bilirim.
Oysa bulmak için, çabalamak var.
İşte bu çok zor.
Benim sonu ona çıkmayan, tek bir yolum yok.
Kayıt Tarihi : 21.11.2019 02:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!