Sana büyük bir sır söyleyeceğim Zaman sensin
Zaman kadındır İster ki
Hep okşansın diz çökülsün hep
Dökülmesi gereken bir giysi gibi ayaklarına
Bir taranmış
Bir upuzun saç gibi zaman
Soluğun buğulandırıp sildiği ayna gibi
Ömrümün karşılığı olsun diyor
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
Devamını Oku
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
İlk defa bazı yorumcu arkadaşlara da getireceğim bir eleştiri var.Hepsine değil tabii.Anlayanlar anlayacak. Anlamayanlar, andavallığa vuracak. Arkadaşlar; sahip olduğunuz fikir ve Dünya görüşlerinizi,kendi bencil tutkularınıza kurban edip ayaklar altına atmayın burada. Sizler; bencilliğin zirvesinde gezenler! unutmayın ki ayaklar altına serip çiğnenmesine neden olduğunuz toplumsal İD'LER SİZİN MALINIZ DEĞİL. Onları küçük çıkarlarınız için harcayamassınız. O fikirler ki milyonlaca yaşayan insanın ve yüz binlerce; fikri için canını vermiş insanlara ait. Terbiyesiz ve ahlaksızsınız siz. Sahip olmaya çalıştığı erdemleri her an harcamaya hazır insanlar, ancak mirasyediler ve kendi emeğiyle kazanmayanlardır.
Konuyla ilgisi olmayan arkadaşlardan başlarını ağrıttığım ve zamanlarını çaldığım için özür dilerim.
Oldu olacak, şiir sohbet ve tartışma ortamlarında nasıl davranılması gerektiğini de yazayım (ki bu ne yazık, ne antoloji, ne diğer edebiyat sitelerinin hiçbirinde görmek bahtiyarlığına erişebildiğim bir şey değil)
Evvel zaman içinde de şiirler yazılır, yazanlar bir araya gelip şiirlerini birbirlerine okurlarmış. Bu sadece günümüzde olmuyor. Fakat o zamanların bir farkı varmış. Bir şair şiirini okuduktan sonra şu tür sözler edilmeye başlanırmış:
- Üstadım tebrik ederim. Pek güzel olmuş. Yalnız acizane üçüncü beytin ikinci mısraının nihayetinde zeval kelimesini kullanmanızın daha münasip olacağını düşünmeden edemedim.
- Ziya Bey. Allah sizden razı olsun. İşte bu gerçekten orada olması gereken kelimedir. Ben de ne zamandır bu mısrada bir eksiklik hisseder dururdum. Hemen değiştirelim.
Tuhaf değil mi? Siz buralarda hiçbir şiire böyle bir yorum yapıldığını, şairin de olgun bir tavırla kabul veya ikna ile reddettiğini gördünüz mü? Guruba bir şiir sunuyorsunuz, kimse şiiri okumuyor bile. Sadece okunmayan şiirler düşüp duruyor, düşüp duruyor.
Hayırlısı...
Düzelir inşallah.
Ama lütfen, başındakiler hangi eğilime mensup olurlarsa olsunlar, bu kadar insanı bir araya toplamayı başarmış bir ortama zarar vermeyiniz. En azından sizler daha iyi bir alternatif getirmedikçe yapmayın bunu. Çok ararsınız çünkü...
Arkadaşlar...
Bu sitenin Türk Edebiyatı açısından önemini hala kavrayamamış birileri inatla her yere burnunu sokup sohbet ortamlarını kavga meydanına çeviriyor. Şu aşağıdaki yorumlara bakınca bunların her iki eğilim mensupları arasında da bolca bulunduğunu görmez zor değil.
Birçok guruba üye olduğum halde birilerinin sürekli.... yarıştırdığını gördüğüm için hemen hiçbir foruma hiçbir mesaj uzun süredir yazmadığımı beni tanıyanlar bilir. Günün şiirinin daha olgun tartışmalar için iyi bir vasat olabileceğini düşünmüştüm ama benzer şahsiyetler burası için de ellerinden geleni artlarına koymamakta kararlı gibiler. Ama bu istediğim şey değil. Bu böyle olmamalıydı.
Bu sayfadan örnek vereyim. Yaşın her şey olmadığını, on altı yaşında birinin seksen yaşında birinden çok daha tutarlı bir çizgiya sahip olabileceğini kabul etmekle birlikte hemen her yere en bilgiç edayla atlayan sayın E. Kurul'un biraz daha fazla düşünüp, hala düşünerek aydınlatamamış olabileceği kimi ayrıntıların bulunabileceği ihtimalini hesaba katarak daha ölçülü konuşması gerektiğini düşünüyorum. Evet, yaş her şey değildir ama yaş ilerledikçe insanların eski bazı davranışlarından pişmanlık duydukları (hala aynı kişiler oldukları halde) tecrübeyle sabittir, tecrübe de işte böyle bir şey olsa gerektir.
Ve sonra birden (şu an yazarken göremediğim için emin değilim) Rıfat Dede mi? ... Öyle biri bomba gibi düştü sayfaya. Bu sözleri utanmazca ağzına alabilen birinin başkaları hakkında fikir beyan etmesinden daha büyük bir hayasızlık olabilir mi? Yaşı da 61 gibi görünüyor. Büyüdükçe hangi yöne doğru ilerlediğini kendi kendine sormalı değil mi bu kişi. Ne yazık ki yaşı kaç olursa olsun on beş yaşının sokak muhabbetinden bir adım öteye gidememiş görünüyor.
Benim aşağıda yazdıklarımın altını bir daha çiziyorum. Her eğilimden insanı okuyabiliriz. Görüşlerini kabul eder, etmez karşı çıkar veya devekuşunu oynayabiliriz. Ama bütün bunlar, insani tavırlardır ve önce insan olmayı gerektirir. Özetle gayret etmemiz gereken ilk şey insan olmaya çalışmaktır.
İnsan olmayanın ne imanı kabul edilir, ne Cehennem'de yanabilir. Çünkü Cehennem bile insanlar içindir. (Cehennemden yırtmak için birilerine ipucu vermedim değil mi :)
Bu sitede istek varsa, yaklaşık üç saat sonra La Fontain den bir şiir istiyorum. Şiir dostları için gelsin. Anlayanlar yorumlarını eklesin lütfen. yazsın.
Seçici kurul; son günlerde çok farklı dilden ve telden siirler sundu. Kurula teşekkürler.
Şiirde tek eleştirebileceğim nokta imge yoğunluğu.Belli bir kültürün üstüne hitabı.yani (sokaktaki simitci) şiiri değil.
İlk defa bazı yorumcu arkadaşlara da getireceğim bir eleştiri var.Hepsine değil tabii.Anlayanlar anlayacak. Anlamayanlar, andavallığa vuracak. Arkadaşlar; sahip olduğunuz fikir ve Dünya görüşlerinizi,kendi bencil tutkularınıza kurban edip ayaklar altına atmayın burada. Sizler; bencilliğin zirvesinde gezenler! unutmayın ki ayaklar altına serip çiğnenmesine neden olduğunuz toplumsal İD'LER SİZİN MALINIZ DEĞİL. Onları küçük çıkarlarınız için harcayamassınız. O fikirler ki milyonlaca yaşayan insanın ve yüz binlerce; fikri için canını vermiş insanlara ait. Terbiyesiz ve ahlaksızsınız siz. Sahip olmaya çalıştığı erdemleri her an harcamaya hazır insanlar, ancak mirasyediler ve kendi emeğiyle kazanmayanlardır.
Konuyla ilgisi olmayan arkadaşlardan başlarını ağrıttığım ve zamanlarını çaldığım için özür dilerim.
Ben
Yeşilyurdun dokuma tezgâhsız mahallesinde büyüdüm
Hep elmaları, kirazları, limanda yolcu ederken gördüm
Kasaların arka bahçe çocuğuydum hep
Küçük Moskova’ydı adı o zamanlar, ondandır direnişçiliğim
Asfalt değildi yollarımız daha, arabaysa bir tek murat 131
Netekim tahtaya kalkmamıştı daha devrimciler
Komşu köy mü Yakınca denen benden çok uzak anamın yurdu
Her gidişimde dokuz yaşımda dayak yerdim sözde komünistim ya
Adını bile söyleyemezdim daha
İlk hayatın gerçeğini komşuya bomba atılınca anladım
Görüşünü öldürmeye çalıştılar
Bombanın yapamadığını bir darbe yaptı
Bomba atanda atılanda şimdi aynılar
Bir tek ben değişmedim
Hala dokuz yaşımda
Ayağını bağladığımdan kaybettiğim kuşun yasındayım
Özgürlüğe düşkünlüğüm ondan
Akif Tütüncü
Hla uslanmıyorsunuz ve cevap vermekten söz ediyorsunuz..
Siz nasıl insanlarsınız.
Kardeşi kardeşe yıllarca kırdıran sokaklara silahlanıp çıkan genceceik insanları birbirine düşüren bir sözde düşünceyi mi bana cevap hakı olarak kullanacaksınız.
Yazıklar olsun bu düşüncelere......toprakta yatan şüheda,canlarını böyle sığ ve sadece madde üzerine kurulu düşünceler için vermedi...bu memleketin maneviyatı,ruhu,dini dili namusu için verdi Allah için verdi..yazık ...
layık olduğunuz cevabı verirdim ama saygı duyuyorum edebiyata insanları rahatsız etmemek için kendi eklentilerimi siliyorum cevap vermeye değmezsiniz
Duygu, düşünce ve söylem her zaman aynı acıyı vermez, bir okgibi atıp, arkasına bakmamazlık yapmayalım, o okun saplandığı kalbi düşünelim, her ne olursa ve her kim olursa olsun, düşünce ve duygulara saygı duyalım, varsa söyleyeceğimiz, düşmanın silahı ile silahlanıp, duygularımızı bir şiir edasıyla yansıtalım, saygılar,
Not: Kırıcı olmayalım, yapıcı olalım...
Auvukat7...!!!!
Haddini bil saygısızliığın luzumu yok.
Ne o ,senin namusuna göz diken kafirin kıçından uydurduğu sözde-elşitlik-denen dinsizliği mi savunacak bu insanlar...!!!...
Nedir solculuk..nedir komünizm...neden çıkmıştır.?
Bu kadar iyi bir sistemdi de neden tutlmamıştır.
Ruhu olmayan,diktatörlerin keyfiyeti için olmasın...!!
Akıllı olun akıllı...ona buna özenerek kişiliğinizi kaybetmeyin..
KENDİNİZ OLUN ASLINIZ OLUN...!!!
Bu şiir ile ilgili 51 tane yorum bulunmakta