KUTSAL YOLCULUK
Kutsal yolculuk başlıyor. 18 Eylül 2012-02 Zilkade 1433 tarihinde Ülkemizden Hac kafileleri hareket ediyor. Bazıları yıllar süren bir bekleyişin ardından bazıları hiç beklemeden kur’a ile hak kazandıkları Hac ibadetini hakkını vermeye çalışacaklar.
İnşallah yıllardır görmeden ama ona yönelerek namaz kıldığımız Kâbe’yi gözlerimizle görüp Tavaf yapıp dualar edeceğiz. Kâbe ki; Rivayetler göre yedi kat göğün üstünde ve arşın altında bulunan ve melekler tarafından tavaf edilen bir yer olan Beyt_i Mamur’un yeryüzündeki eşidir. Beyt_i Mamur ile Kâbe biri semada biri yeryüzünde aynı hizada bulunmaktadır. Beyt_i Mamur sema ehli melekler için bir tavaf yeridir. Oraya her gün yetmiş bin melek gelip tavaf eder ve kıyamete kadar bir daha sıra gelmez Bey_tül Kâbe ise insanlar için tavaf yeridir.(1) Gücü yetenlerin ömründe bir kez hac etmeleri farzdır.
Dinimize göre Kâbe işte böyle Kutsal bir mekândır. Kur’anı Kerimde ‘’İnsanlara haccı ilan et ki, yaya olarak yahut yorgun düşmüş develer üzerinde sana gelsinler.(2) Ta ki orada dünyalarına ve ahretlerine ait faydaları bulsunlar ve belirli günlerde, Allahın onlara rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanları keserken Allahın ismini ansınlar.(3) Sonra kirlerini gidersinler, adaklarını yerine getirsinler ve eskiden beri şerefi pek yüce Kâbe’yi tavaf etsinler.(4) İşte Allah’ın emri böyledir. Kim Allah’ın hükümlerine saygı gösterirse Rabbinin katında onun için bir hayırdır.(5) Yoluna gücü yetenlerin Kâbe’ye gelerek hac etmeleri, insanlar üzerinde Allahın bir hakkıdır.’’(6) davetlerine uyarak yola çıktık Allah muvaffak etsin.
Peygamber efendimiz Hadislerinde; Mescid-i Haram’da kılınan namaz, diğer mescitlerde kılınan namazlardan yüz bin kat daha sevaplı ve faziletlidir. «Benim (Medine'deki) bu mescidimde kılınan bir namaz, (Mekke'deki) Mescidi Haram müstesna, başka mescitlerde kılınan bin namazdan (sevap bakımından) hayırlıdır.-"(7) buyurmaktadır.
Bütün dünyalıklarımızdan sıyrılıp herkesin aynı kıyafet olan İhramı giyip, Hz. Âdem as. Duasının kabul olduğu Arafat’ta dua edeceğiz. Hz. İbrahim as. Hz. İsmail as. Kurban edeceği esnada Gökten Kurbanın indiği yerde kurban keseceğiz. Hz. İbrahim ve Hz İsmail as. Şeytanı taşladığı yerde şeytan taşlayacağız. Hz. Hacer Validemizin su bulmak için koştuğu Safa ile Merve arasında bizde koşacağız. Bir nevi tarihte yaşanmış oların tatbiki yaparak hatırlayacağız.
Mekke de Nurdağı Hira mağarasında Peygamber efendimize inen ilk vahyi hatırlayıp tefekkür edeceğiz. Hicret esnasında Peygamber efendimizin Sığındığı Sevr mağarasına varıp Hz. Ebu Bekir ile birlikte çektiği sıkıntıları hatırlayacağız. Müşriklerin gözüne perde olan Örümcek ağını Güvercin yuvasını hayal edeceğiz. Süraka’nın başına gelenleri hatırlayacağız.
Sonra efendimizin hicret ettiği yollardan geçerek Medine’ye Ravzaı mutahharasına varacağız. Ziyaret edeceğiz. Dualar edeceğiz. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in Ravza-i Mutahhara diye bilinen Kabr-i Saadeti, yüzyıllar boyunca Kâbe-i Muazzama'dan sonra Müslümanların en fazla ziyaret ettiği mübarek bir mahal olmuştur.
Peygamber efendimiz hadisi şeriflerinde Hac edip kabrimi ziyaret eden, beni diri iken ziyaret etmiş gibi olur.(8) Vefatımdan sonra beni ziyaret eden Hayatımda ziyaret etmiş gibidir. (9) buyurmaktadır.
Allah bu kutsal yolculuğun kadrini kıymetini bilenlerden bu yolculuğu hakkıyla eda edenlerden eylesin.
Şevki Çiftçi
(1) Peygamberler Tarihi Bünyamin Ateş S.119 Y.a.y. 1987
(2) Hac Suresi 27. Ayet
(3) Hac Suresi 28. Ayet
(4) Hac Suresi 29. Ayet
(5) Hac Suresi 30. Ayet
(6) Ali İmran Suresi 97. Ayet
(7) İbn mace, salat, 195
(8) Taberani Dare kutni İbni cevzi
(9) Beyhaki.
Kayıt Tarihi : 10.9.2012 13:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!