Ölümsüz gençliğin şövalyesi,
ellisinde uydu yüreğinde çarpan aklına,
bir Temmuz sabahı fethine çıktı
güzelin, doğrunun ve haklının:
önünde mağrur, aptal devleriyle dünya,
altında mahzun, fakat kahraman Rosinant'ı.
Bilirim,
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
tutsak özgür, kör görür olsa
kapı sen, yol sen olsan
kulak duysa sesini, o hap solmuş yaralı
yine de insana derin sevgiyle bağlı
söylesen bana tekrar- tekrar,
yaşam sözlerinden.
ansızın mezarlar açılsa,
dirilse ölüler.
ve yaslansa yorgun başım
bir kitabına…
Hüseyin Çelikten
minti name
Güzelleşecek ya. İsyan ateşi taşımayan güzeli neyleyeyim?
Yanına uzanıp hep yaksa bedenini neye yarar? Güzel ki meydanlarda özgürlük diye bağırıyor...
Güzel ki boyun eğmez çocuklar doğuruyor...
Güzel ki eşitlikçi yarınlara inanıyor, paylaşabiliyor...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta